Câsiye Suresi 8. Ayet


Arapça

يَسْمَعُ آيَاتِ اللَّهِ تُتْلَى عَلَيْهِ ثُمَّ يُصِرُّ مُسْتَكْبِرًا كَأَن لَّمْ يَسْمَعْهَا فَبَشِّرْهُ بِعَذَابٍ أَلِيمٍ


Türkçe Okunuşu

Yesmeu âyâtillâhi tutlâ aleyhi summe yusırru mustekbiren ke en lem yesma’hâ, fe beşşirhu bi azâbin elîm(elîmin).


Kelimeler

yesmeu işitir
âyâti allâhi Allah'ın âyetleri
tutlâ okunuyor
aleyhi ona, onun üzerine
summe sonra
yusırru israr eder
mustekbiren kibirlenerek
ke gibi
en lem yesma'-hâ onu işitmedi
fe o zaman, böylece
beşşir-hu onu müjdele
bi azâbin bir azap ile
elîmin acı, elîm

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Ki böylesi kimseler) Kendisine Allah'ın ayetleri okunurken işitir (anlar, aklına ve vicdanına yatar da, ama), sonra (işine gelmediği için) müstekbirce (inatla büyüklük taslayarak) sanki işitmemiş gibi (küfürde ve kötülükte) ısrar eder. Artık Sen onu (bırak ve) acı bir azapla müjdele.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ona okununca Allah'ın ayetlerini dinler de sonra gene hiç duymamış gibi ululanıp ısrar eder; artık müjdele onu elemli bir azapla.
Abdullah Parlıyan Meali Kendisine okunan Allah'ın ayetlerini dinler de, sonra hiç duymamış gibi büyüklenip, küfründe ısrar eder. Artık böylesini can yakıcı bir azap ile müjdele.
Ahmet Tekin Meali Yalancı ve günahkâr kişi Allah'ın, kendisine okunan âyetlerini işitir. Sonra, büyüklük taslayarak serkeşlik eder, onları hiç işitmemiş gibi inadında ısrar eder. Ona can yakıp inleten müthiş azâbı haber ver.
Ahmet Varol Meali Kendine Allah'ın ayetleri okunurken işitir; sonra büyüklük taslayarak onları hiç işitmemiş gibi (küfründe) direnir. Sen onu acıklı bir azapla müjdele.
Ali Bulaç Meali Kendisine Allah'ın ayetleri okunurken işitir, sonra müstekbirce (inatla kibirlenerek) sanki işitmemiş gibi ısrar eder. Artık sen onu acı bir azabla müjdele.
Ali Fikri Yavuz Meali Yüzüne karşı Allah'ın ayetleri okunurken işitir de, sonra kibrinden bunları hiç işitmemiş gibi (küfrü üzerinde) ısrar eder. İşte (Ey Rasûlüm) onu, acıklı bir azab ile müjdele.
Bahaeddin Sağlam Meali Allah’ın ayetleri ona okunurken, onları işitiyor, sonra hiç işitmemiş gibi kibir ve büyüklük taslamada ısrar ediyor. Artık ona, elem verici bir azabı müjdele!
Bayraktar Bayraklı Meali Onlar, kendilerine okunan Allah'ın âyetlerini dinler, sonra sanki hiç duymamış gibi, gururlanarak, inanmamakta ısrar ederler. Böylelerini acıklı bir azapla müjdele!
Cemal Külünkoğlu Meali Allah'ın ayetlerinin kendisine okunduğunu işitir de sonra büyüklük taslayarak sanki onları hiç işitmemiş gibi inkârda direnir. Onu, acı bir azapla müjdele!
Diyanet İşleri Meali (Eski) 7,8. Kendine okunan Allah'ın ayetlerini dinleyip, sonra, onları hiç duymamış gibi büyüklük taslamakta direnen, yalancı ve günahkar kişinin vay haline! Ona can yakıcı bir azap müjdele.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Kendisine Allah’ın âyetlerinin okunduğunu işitir de, sonra büyüklük taslayarak sanki onları hiç duymamış gibi direnir. İşte onu elem dolu bir azap ile müjdele!
Diyanet Vakfı Meali O, Allah'ın kendisine okunan âyetlerini işitir de sonra büyüklük taslayarak sanki hiç onları duymamış gibi (küfründe) direnir. İşte onu acı bir azap ile müjdele!
Edip Yüksel Meali Kendisine okunan ALLAH'ın ayetlerini işittikten sonra, sanki onları hiç işitmemiş gibi büyüklük taslayarak direniyor. Onu acı bir cezayla müjdele.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali O kimse Allah'ın kendisine okunan âyetlerini işitir de, sonra sanki kibrinden hiç işitmemiş gibi ısrar eder. İşte sen onu, can yakıcı bir azabla müjdele!
Elmalılı Meali (Orjinal) Allahın âyetleri karşısında okunurken işitir de sonra kibrinden hiç işitmemiş gibi ısrar eyler, işte onu elîm bir azâb ile müjdele
Hasan Basri Çantay Meali Ki kendisine karşı Allahın âyetleri okunurken işidir de sonra büyüklük taslayıcı olarak bunları hiç işitmemiş gibi (küfründe) ısraar eder. İşte onu çok elem verici bir azâb ile müjdele.
Hayrat Neşriyat Meali (O kimse), kendisine okunan Allah'ın âyetlerini dinler, sonra da sanki hiç onları duymamış gibi, büyüklük taslayarak (inkârında) direnir. İşte onu, (pek) elemli bir azâb ile müjdele!
İlyas Yorulmaz Meali Kendilerine okunan Allah'ın ayetlerini işitirler ve sanki hiç işitmemiş gibi büyüklenerek inkar ederler. Onları acıklı bir azapla müjdele.
Kadri Çelik Meali Kendisine Allah'ın ayetleri okunurken işitir, sonra büyüklük taslayarak sanki onları işitmemiş gibi (küfürde) ısrar eder. Artık sen onu acı bir azapla müjdele.
Mahmut Kısa Meali Kendisine okunan Allah’ın ayetlerini pekâlâ işittiği hâlde, sanki onları hiç duymamış gibi büyüklük taslayarak inatla inanmaya diretir. O hâlde onu, can yakıcı bir azapla müjdele!
Mehmet Türk Meali (Öyle kimse) Allah’ın kendisine okunan âyetlerini işitir de büyüklük taslayarak onu hiç işitmemiş gibi (inkârında) direnir.1 Artık sen onu acı bir azapla müjdele.*
Muhammed Esed Meali o ki, kendisine iletilen Allah'ın mesajlarını duyar ama sanki onları duymamış gibi küstahça umursamazlığında devam eder! Bu sebeple ona acıklı bir azabı haber ver!
Mustafa İslamoğlu Meali (Bu tip) Allah’ın kendisine okunan âyetlerini işitir de, sonra onu hiç işitmemiş gibi küstahça bir direnişi sürdürür: artık böylesini elem verici bir azap ile müjdele!
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Allah'ın âyetlerinin kendisine karşı okunur olduğunu işitir de sonra böbürlenerek ısrar eder, sanki onlar işitmemiştir. Artık onu acıklı bir azap ile müjdele!
Suat Yıldırım Meali 7, 8. Yalana, sahtekârlığa, günaha dadanan her kimsenin vay haline! Böylesi, Allah'ın kendisine okunan âyetlerini işitir de sonra kibrine yediremeyip büyüklük taslayarak, sanki onları hiç işitmemiş gibi inkârında direnir. Ona gayet acı bir azabı müjdele!
Süleyman Ateş Meali O, Allah'ın ayetlerinin kendisine okunduğunu işitir de sonra büyüklük taslayarak sanki hiç onları işitmemiş gibi (küfründe) direnir. Onu, acı bir azab ile müjdele.
Süleymaniye Vakfı Meali Böyleleri, Allah’ın ona okunan ayetlerini dinler ama hiç dinlememiş gibi büyüklük taslayarak bildiğini okur. Sen ona acıklı bir azabı müjdele.
Şaban Piriş Meali Kendisine okunan Allah'ın ayetlerini duyar da, sonra büyüklenerek sanki onları hiç duymamış gibi ısrar eder. Acı azabı ona müjdele!..
Ümit Şimşek Meali Kendisine okunan Allah'ın âyetlerini dinler de, sonra onları hiç işitmemiş gibi, kasılarak inkârında direnir. Onu acı bir azapla müjdele.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Ki Allah'ın ayetlerinin kendisine okunuşunu dinler, sonra böbürlenmiş olarak inadında devam eder. Sanki hiç duymamıştır onları. Artık acıklı bir azapla muştula böylesini.
M. Pickthall (English) Who heareth the revelations of Allah receive unto him, and then continueth in pride as though he heard them not. Give him tidings of a painful doom.
Yusuf Ali (English) He hears the Signs of Allah rehearsed to him, yet is obstinate and lofty, as if he had not heard them: then announce to him a Penalty Grievous!

İslam Vakti Mobil Uygulamaları