Ra'd Suresi 35. Ayet


Arapça

مَّثَلُ الْجَنَّةِ الَّتِي وُعِدَ الْمُتَّقُونَ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الأَنْهَارُ أُكُلُهَا دَآئِمٌ وِظِلُّهَا تِلْكَ عُقْبَى الَّذِينَ اتَّقَواْ وَّعُقْبَى الْكَافِرِينَ النَّارُ


Türkçe Okunuşu

Meselul cennetilletî vuidel muttekûn(muttekûne), tecrî min tahtihel enhâr(enhâru), ukuluhâ dâimun ve zilluhâ, tilke ukbellezînettekav ve ukbel kâfirînen nâr(nâru).


Kelimeler

meselu el cenneti elletî o cennetin örneği, durumu, gibi
vuide el muttekûne takva sahiplerine vaadedilen
tecrî akar
min tahti-hâ onun altından
el enhâru nehirler, ırmaklar
ukulu-hâ onun meyvesi
dâimun süreklidir, daimîdir
ve zillu-hâ ve onun gölgesi
tilke bu
ukbâ ellezîne ittekav takva sahiplerinin sonu
ve ukbâ el kâfirîne ve inkâr edenlerin sonu
en nâru ateş

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (İşte) Takva sahiplerine va’ad edilen cennetin misali (şöyledir) ; onun altından ırmaklar akmakta, yemişleri ve gölgelikleri sürekli (huzur ve mutluluk sunmaktadır). Bu (Allah’tan) korkup (küfür, zulüm ve kötülükten) sakınanların (mutlu) sonudur, inkâr edenlerin sonu ise ateştir (azaptır).
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Çekinenlere vaat edilen cennetin örneği şu: Kıyılarından ırmaklar akar. Yemişleri ve gölgesi daimidir. Çekinenlerin sonucu budur, kafirlerin sonucuysa ateştir.
Abdullah Parlıyan Meali Yolunu Allah ve kitabıyla bulanlara, söz verilen cennetin özelliği şudur: Onun zemininden ırmaklar akar, ürünleri de, gölgesi de süreklidir. İşte yolunu Allah ve kitabıyla bulanların mutlu sonu böyle olacaktır. Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenlerin sonu ise, ateştir, cehennemdir.
Ahmet Tekin Meali Allah'a sığınıp emirlerine yapışarak günahlardan arınıp, azaptan korunanlara, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, özgürce şahsiyetlerini geliştiren, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan, takvâya dayalı düzeni benimseyen mü'minlere va'dolunan Cennet, altından ırmaklar akan konaklarıyla, ürünleri ve gölgesi sürekli olan bir yere benzer. İşte bu Allah'a sığınıp emirlerine yapışanların günahlardan arınıp, azaptan korunanların, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranarak, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olanların varacağı yerdir. Allah'ı, Allah'a kulluğu ve ibadeti inkâr edenlerin, kâfirlerin, nankörlerin varacağı yer ise ateştir.*
Ahmet Varol Meali Takva sahiplerine vaad edilen cennetin özelliği şudur: Altından ırmaklar akar. Yemişleri ve gölgesi süreklidir. İşte sakınanların sonları budur. Kâfirlerin sonları ise cehennemdir.
Ali Bulaç Meali Takva sahiplerine vadedilen cennet; onun altından ırmaklar akar, yemişleri ve gölgelikleri süreklidir. Bu korkup-sakınanların (mutlu) sonudur, inkâr edenlerin sonu ise ateştir.
Ali Fikri Yavuz Meali Takva sahiblerine vaad olunan cennetin hâli şöyle: (ağaçları) altından ırmaklar akar, yemişleri ve gölgesi devamlıdır. İşte bu, Allah'dan korkup sakınanların akıbeti!...Kâfirlerin akıbeti ise ateştir.
Bahaeddin Sağlam Meali Kendilerini koruyanların vaadedildiği Cennetin, niteliği şudur: Öyle bir Cennet ki; içinde nehirler akar, yiyeceği de gölgesi de daimidir. İşte kendilerini koruyanların kazancı budur, kâfirlerin kazancı da ateştir.
Bayraktar Bayraklı Meali Muttakilere/Allah'tan sakınanlara vaad edilen cennetin özellikleri şöyledir: Altından ırmaklar akar; yemişi de süreklidir, gölgesi de. İşte takvâ sahiplerinin sonu budur. İnkâr edenlerin sonu da ateştir.
Cemal Külünkoğlu Meali Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanlara vadeliden cennet şöyledir. Oranın altından çeşitli ırmaklar akar, ağaçlarının meyveleri de gölgeleri de süreklidir (mevsim şartlarına bağlı değillerdir). İşte Allah'ın emirlerine uygun olarak yaşayanların sonu burasıdır. İnkârcıların sonu ise cehennem ateşidir.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Allah'a karşı gelmekten sakınanlara vadedilen cennetin altından ırmaklar akar; oranın yiyecekleri ve gölgeleri devamlıdır. Bu, sakınanların elde edeceği sonuçtur, inkarcıların varacağı sonuç ise ateştir.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Allah’a karşı gelmekten sakınanlara va’dolunan cennetin durumu şudur: Onun içinden ırmaklar akar, yemişleri ve gölgeleri devamlıdır. İşte bu, Allah’a karşı gelmekten sakınanların sonudur. İnkâr edenlerin sonu ise ateştir.
Diyanet Vakfı Meali Takvâ sahiplerine vâdolunan cennetin özelliği (şudur): Onun zemininden ırmaklar akar. Yemişleri ve gölgesi süreklidir. İşte bu, (kötülüklerden) sakınanların (mutlu) sonudur. Kâfirlerin sonu ise ateştir.
Edip Yüksel Meali Erdemlilere söz verilen cennetin örneği şudur: Altından ırmaklar akar, yemişi de süreklidir gölgesi de. Bu, erdemlilerin sonudur. Kafirlerin sonu ise ateştir.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Müttakilere vaad olunan cennetin misali şöyledir: Altından ırmaklar akar durur, yemişleri süreklidir, gölgeleri de. İşte bu, takva yolunu tutanların akıbetidir. Kâfirlerin akıbeti de ateştir.
Elmalılı Meali (Orjinal) Müttekilere va'dolunan Cennetin temsili; altından ırmaklar akar, yemişleri daim, sayesi de, bu işte takva yolunu tutanların ukbası, kâfirlerin ukbası ise ateş
Hasan Basri Çantay Meali Takvaa saahiblerine va'd edilen cennetin sıfatı (şudur): Altından ırmaklar akar onun. Yemişleri ve gölgeleri dâimdir. İşte (fenâlıkdan) sakınanların (mes'ud) aakıbeti! Kâfirlerin sonucu ise ateşdir.
Hayrat Neşriyat Meali Takvâ sâhiblerine va'd olunan Cennetin misâli (şöyledir): Altından ırmaklar akar! Meyveleri devamlıdır, gölgesi de! İşte (günahlardan) sakınanların âkıbeti budur! Kâfirlerin âkıbeti ise ateştir!
İlyas Yorulmaz Meali Korunanlar için hazırlanmış bahçelerin (cennetlerin) misali (şöyledir), o bahçelerin altlarından ırmaklar akar, yemişleri ve ağaçlarının gölgeleri hiç eksilmez. İşte bu Allah dan korunanların geleceğidir. İnkar edenlerin geleceği ise ateştir.
Kadri Çelik Meali Takva sahiplerine vaat edilen cennet örneği (şu ki), altından ırmaklar akar, yemişleri ve gölgelikleri süreklidir. Bu korkup-sakınanların (mutlu) sonudur, küfre sapanların sonu ise ateştir.
Mahmut Kısa Meali Dürüst ve erdemlice bir hayatı tercih ederek kötülüğün her çeşidinden titizliklesakınan kimselere söz verilen cennetin misali şöyledir: Öyle hârika bir bahçe ki, ağaçlarının altından ırmaklar çağıldamaktadır. Bu bahçenin meyveleri, dünya meyveleri gibi belli bir mevsime mahsus ve gelip geçici değil, ebedîdir, gölgelikleri de dâimâ huzur ve mutluluk verici bir serinliktedir. İşte bu, dürüst ve erdemlice bir hayat sürerek, çirkin davranışlardan uzak durmaya çalışan takvâ sahiplerinin mutlu sonudur; hakîkati inkâr eden nankörlerin sonu ise, derileri yakıp kavuran bir ateştir!
Mehmet Türk Meali Zemîninden ırmakların akması, yemişlerinin ve gölgeliklerinin sürekli olması, Allah’tan hakkıyla sakınanlara vâdedilen cennetin sıfatlarıdır. İşte bu Allah’tan hakkıyla sakınanların sonudur. Kâfirlerin sonu ise cehennemdir.
Muhammed Esed Meali ALLAH'A karşı sorumluluk bilinci taşıyan kimselere söz verilen cennet, içinde ırmakların çağıldadığı [bahçeler] gibidir; 65 [fakat dünyadaki bahçelerden fazla olarak] onun ürünleri ebedîdir; gölgelikleri 66 de [öyle]. Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşıyan kimselerin varacağı yer işte böyle olacaktır; hakkı inkar edenlerin varacağı yerse ateş olacak. 67
Mustafa İslamoğlu Meali ALLAH’A karşı sorumluluk bilinci taşıyanlara vaat edilen cennet, zemininden ırmaklar akan (has bahçelere) benzer.[1976] (Fazladan olarak) oranın ürünleri daimidir, gölgeleri de öyle… İşte bu, Allah’a karşı sorumluluk bilinci taşıyanları bekleyen akıbettir; inkârcıların akıbeti ise ateştir.*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Muttakîlere vaadolunmuş olan cennetin vasfı, onun altından ırmaklar akar, yemişleri ve gölgeleri daimidir. İşte o, (cennet) ittikada bulunanların akıbetidir. Ve kâfirlerin akıbeti de ateştir.
Suat Yıldırım Meali Müttakilere vâd olunan cennetin durumu şuna benzer: Bahçelerinin içinden ırmaklar akar: Meyveleri gibi gölgeleri de devamlıdır. İşte, haramlardan korunan müttakilerin âkıbeti! Kâfirlerin âkıbeti ise ateştir. [47, 15; 56, 27-38; 59, 20]
Süleyman Ateş Meali (Allah'ın emirlerine karşı gelmekten) Korunanlara va'dedilen cennetin durumu şöyledir: Altından ırmaklar akar; yemişi de süreklidir, gölgesi de. İşte korunanların sonu budur. İnkar edenlerin sonu da ateştir.
Süleymaniye Vakfı Meali Allah’tan çekinerek kendini korumuş olanlara söz verilen bahçe (cennet), içinden ırmaklar akan, yiyecekleri ve gölgeleri bitmez tükenmez bir bahçe gibidir. Allah’tan çekinenler, sonunda oraya varırlar. Ayetleri görmezlikten gelenlerin (kâfirlerin) yolu da ateşte biter.
Şaban Piriş Meali Takva sahiplerine vaadedilen cennet şöyledir: Altından ırmaklar akar; yiyecekleri ve gölgeleri devamlıdır. Bu, muttakilerin kazanacağı sonuçtur, kafirlerin sonucu ise ateştir.
Ümit Şimşek Meali Takvâ sahiplerine vaad edilen Cennetin hali şöyledir: Onun altından ırmaklar akar. Yiyecekleri de, gölgesi de süreklidir. Allah'a karşı gelmekten sakınanların âkıbeti işte böyledir. Kâfirlerin sonu ise ateştir.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Sakınıp korunanlara vaat edilen cennetin temsilî anlatımı şu: Altından ırmaklar akar, yemişleri de sürekli, gölgesi de. İşte korunup sakınanların son yurdu. Kâfirlerin son yurdu ise ateş...
M. Pickthall (English) A similitude of the Garden which is promised unto those who keep their duty (to Allah): Underneath it rivers flow; its food is everlasting, and its shade; this is the reward of those who keep their duty, while the reward of disbelievers is the Fire.
Yusuf Ali (English) The parable of the Garden which the righteous are promised!- beneath it flow rivers: perpetual is the enjoyment thereof(1854) and the shade therein:(1855) such is the end of the Righteous; and the end of Unbelievers in the Fire.(1856)*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları