Muhammed Suresi 21. Ayet


Arapça

طَاعَةٌ وَقَوْلٌ مَّعْرُوفٌ فَإِذَا عَزَمَ الْأَمْرُ فَلَوْ صَدَقُوا اللَّهَ لَكَانَ خَيْرًا لَّهُمْ


Türkçe Okunuşu

Tâatun ve kavlun ma’rûf(ma’rûfun), fe izâ azemel emr(emru), fe lev sadekûllâhe le kâne hayran lehum.


Kelimeler

tâatun itaat, bağlılık, kabul etme
ve kavlun ve söz
ma'rûfun güzel, iyi, örfe uygun
fe izâ sonra, daha sonra ...olduğu zaman
azeme azmedildi, kesinleşti
el emru emir, iş
fe o zaman, böylece
lev eğer, ise
sadekûllâhe Allah'a sadakat gösterdi, sadık oldu
le mutlaka, elbette, muhakkak
kâne oldu
hayran bir hayır
lehum onlarındır, onlar için vardır

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Cihad görevini) İtaat ve ma’ruf (güzel) sözle (karşılamaktı) . Böylece iş, kesinlik ve kararlılık gerektirdiği zaman, şayet Allah'a sadakat gösterselerdi, şüphesiz onlar için daha hayırlı olacaktı. (Yani, lafa gelince; Allah’a, Resulüne, Hakk dava ve devlet liderine itaatten ve cihaddan bahsetmek kolaydır, ama iş ciddiye bindiği zaman sadakat gösteren pek azdır.)
Abdulbaki Gölpınarlı Meali İtaat etmek ve güzel söz söylemek gerekti, derken işe iyice sarılınca da Allah'ın gerçek söylediğini kabul etselerdi görürlerdi ki bu, kendilerine daha da hayırlı olmaktadır.
Abdullah Parlıyan Meali Allah'ın çağrısına uymak ve güzel söz söylemektir. İş ciddiye bindiği zaman, cihad işlerinde Allah'a sadık kalsalardı, elbette kendileri için daha iyi olurdu.
Ahmet Tekin Meali Allah'ın ve Rasulünün emirlerine, devletin kararlarına itaat etmeleri, imanlarının gereği meşrûiyyet sınırları içinde söz söylemeleri icap eder. Plan kesin karara bağlandığı zaman, Allah'ın, emrine, hükmüne, icraatına sadâkat gösterselerdi elbette kendileri için daha hayırlı olurdu.
Ahmet Varol Meali İtaat ve güzel sözdü. İş kesinlik kazanınca Allah'a karşı doğruluk (sadakat) gösterselerdi muhakkak kendileri için daha hayırlı olurdu.
Ali Bulaç Meali İtaat ve maruf (güzel) sözdü. Fakat iş, kesinlik ve kararlılık gerektirdiği zaman, şayet Allah'a sadakat gösterselerdi, şüphesiz onlar için daha hayırlı olurdu.
Ali Fikri Yavuz Meali Fakat bir itaat ve güzel bir söz, onlar için hayırlıdır. Sonra (cihadın farziyetine dair) emir kesinleşince, Allah'a sadakat gösterselerdi, elbette haklarında daha hayırlı olurdu.
Bahaeddin Sağlam Meali (Kendilerinden istenilen, normal) bir itaat ve güzel bir söz idi. Eğer iş ciddiye bindiği zaman, Allah’a verdikleri sözde doğru çıkmış olsalardı, onlar için daha yararlı olurdu.
Bayraktar Bayraklı Meali Onların görevi, itaat etmek ve güzel söz söylemektir. Savaşa karar verildiğinde, Allah'a verdikleri sözde dursalardı kendileri için daha iyi olurdu.
Cemal Külünkoğlu Meali 20,21. İnananlar: “Keşke (cihad hakkında) bir sure indirilseydi ya!” derler. Fakat hükmü apaçık bir sure indirilip de onda savaştan söz edilince; kalplerinde (şüphe ve nifaktan) bir hastalık bulunanların, ölüm baygınlığına girmiş kimsenin bakışı gibi sana baktıklarını görürsün. Oysa onlar için en uygun olan itaat etmek ve güzel söz söylemekti. Sonra iş kesinleşince de Allah'ın emrine sadakat gösterselerdi, elbette kendileri için daha hayırlı olurdu. *
Diyanet İşleri Meali (Eski) 20,21. İnananlar: "Keşke bir süre indirilse de cihada çıksak" derlerdi. Fakat hükmü açık bir süre inip, orada savaş zikredilince, kalblerinde hastalık olanların, ölüm korkusuyla bayılmış kimselerin bakışları gibi, sana baktıklarını gördün. Oysa onlara itaat etmek ve uygun olanı söylemek yaraşırdı. İş ciddileşince Allah'a verdikleri yeminde doğruluk gösterselerdi, onların iyiliğine olurdu.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) İtaat ve güzel bir söz onlar için daha hayırlıdır. İş ciddileşince Allah’a verdikleri söze bağlı kalsalardı, elbette kendileri için daha iyi olurdu.
Diyanet Vakfı Meali (Onların vazifesi) itaat ve güzel sözdür. İş ciddiye bindiği zaman Allah'a sadakat gösterselerdi, elbette kendileri için daha hayırlı olurdu.  *
Edip Yüksel Meali İtaat etmek ve güzel konuşmaktır. İş kararlaştırılınca ALLAH'a karşı dürüst olsalar kendileri için iyi olurdu.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Onların vazifesi itaat ve güzel söz söylemekti. Sonra iş kesinleşince Allah'ın emrine sadakat gösterselerdi, elbette kendileri için daha hayırlı olurdu.
Elmalılı Meali (Orjinal) Fakat bir tâat ve bir güzel söz, sonra emir kat'ıyyet kesbedince Allaha sadakat etselerdi elbette kendileri için daha hayırlı olurdu
Hasan Basri Çantay Meali (Onların vazîfesi) tâatdı, güzel söz söylemek (tatlı dil kullanmak) dı. Bunun için onlar, iş ciddîleşince, derhal Allaha (verdikleri sözde) sadâkat gösterselerdi kendileri için elbet hayırlı olurdu.
Hayrat Neşriyat Meali (Onlara düşen,) itâat etmek ve (böyle zamanlarda teslîmiyetini gösteren) güzel (söz)söylemektir. Öyle ki iş ciddîleştiği zaman, artık Allah'a sâdık kalsalardı, elbette kendileri için hayırlı olurdu.
İlyas Yorulmaz Meali İtaat etmek ve uygun bir söz söylemektir. (Herhangi bir) İş olduğunda Allah'ı anıp doğrularlarsa, onlar için daha hayırlı olurdu.
Kadri Çelik Meali (Cihad için bir sure indirilmesi temennisi bir tür) İtaat ve güzel sözdür. Fakat iş kesinlik ve kararlılık gerektirdiği zaman şayet onlar Allah'a sadakat gösterselerdi, şüphesiz onlar için daha hayırlı olurdu.
Mahmut Kısa Meali Allah’ın emrine gönülden itaat etmek ve O’nun yolunda mücâdeleye hazır olduğunu ifâde ederek güzel sözler söylemek! İş ciddiye bindiği ve düşman askerleriyle karşı karşıya gelindiği sırada, Allah’a verdikleri sözü yerine getirselerdi kendileri için iyi olurdu. Fakat sözlerinden dönüverdiler!
Mehmet Türk Meali 20,21. (Ey Muhammed!) Îman edenler: “Keşke (kâfirlerle savaşmamıza izin veren) bir sûre indirilseydi.” diyorlar. Fakat (bu konuda hükmü) açık bir sûre indirilip de savaş söz konusu olunca,1 kalplerinde hastalık olanların sana, kendilerine ölüm baygınlığı gelmiş gibi baktıklarını görürsün. Aslında onlara yakışan;2 (Allah’ın emrine) itaat etmek ve uygun olanı söylemekti. İş ciddiye bindiği zaman, Allah’a verdikleri sözde dursalardı elbette kendileri için bu daha hayırlı olurdu.*
Muhammed Esed Meali [Allah'ın çağrısına] uymak ve [O'nun] rızasını kazanabilecek bir söz (söylemek)tir: 27 konu [O'nun indirdiği vahiy tarafından] çözümlendiği için Allah'a karşı sadık olmak onların kendi iyiliği içindir.
Mustafa İslamoğlu Meali (vahyi) izlemek ve (emir verilince) de olumlu bir söz söylemektir; ve iş ciddiye bindiği zaman da Allah’a verdikleri söze sadık kalırlarsa, kendileri için elbet çok iyi olur.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali (Onlar için) İtaat ve güzel söz (yaraşır). Sonra (savaş) emri, kat'iyyet kesbedince eğer Allah'a sadâkatta bulunsalar idi elbette kendileri için hayırlı olurdu.
Suat Yıldırım Meali Onlara düşen: İtaat etmek ve tatlı söz söylemektir. İş ciddiye bindiğinde, Allah'a verdikleri sözde dursalardı, kendileri için elbette daha hayırlı olurdu.
Süleyman Ateş Meali Onlara düşen, ita'at etmek ve güzel söz söylemektir. İş ciddiye bindiği zaman Allah'a verdikleri söze sadık kalsalardı, elbette kendileri için daha iyi olurdu.
Süleymaniye Vakfı Meali Oysa onlara düşen, boyun eğip uygun bir söz söylemektir. İş kesinleşince Allah'a verdikleri sözü yerine getirirlerse elbette faydasını görürler.
Şaban Piriş Meali Bir işe azmedince itaat etmek ve güzel söz söylemektir. Eğer Allah'a bağlı kalsalardı, kendileri için daha iyi olurdu.
Ümit Şimşek Meali İtaat ve güzel söz. İş ciddîleştiğinde Allah'a verdikleri sözde dursalardı, onlar için daha hayırlı olurdu.
Yaşar Nuri Öztürk Meali İtaat ve güzel bir söz! İş budur. İş ciddileşince, Allah'a verdikleri söze sadık olsalardı kendileri için daha iyi olurdu.
M. Pickthall (English) Obedience and a civil word. Then, when the matter is determined, if they are loyal to Allah it will be well for them.
Yusuf Ali (English) Were it to obey and say what is just, and when a matter(4846) is resolved on, it were best for them if they were true to Allah.*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları