Secde Suresi 20. Ayet


Arapça

وَأَمَّا الَّذِينَ فَسَقُوا فَمَأْوَاهُمُ النَّارُ كُلَّمَا أَرَادُوا أَن يَخْرُجُوا مِنْهَا أُعِيدُوا فِيهَا وَقِيلَ لَهُمْ ذُوقُوا عَذَابَ النَّارِ الَّذِي كُنتُم بِهِ تُكَذِّبُونَ


Türkçe Okunuşu

Ve emmâllezîne fesekû fe me’vâhumun nâr(nâru), kulle mâ erâdû en yahrucû minhâ uîdû fîhâ, ve kîle lehum zûkû azâben nârillezî kuntum bihî tukezzibûn(tukezzibûne).


Kelimeler

emmellezîne (emmâ ellezîne) fakat onlar
fesekû fasık oldular
fe me'vâ-hum onların barınma yeri, varacağı yer
en nâru ateş
kulle mâ her defa
erâdû istediler
en yahrucû çıkmak
min-hâ on(lar)dan, oradan (orada)
uîdû iade edildiler, döndürüldüler
fî-hâ orada
ve kîle ve denildi
lehum onlarındır, onlar için vardır
zûkû tadın
azâbe azap
en nâri ellezî o ateş ki
kuntum siz iseniz
bihî ona
tukezzibûne yalanlıyorsunuz

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Fasık olanlar içinse, artık onların da barınma yeri ateş (olacaktır) . Oradan her çıkmak istediklerinde hemen geri çevrilecekler ve onlara: "Kendisini yalanladığınız ateş azabını tadın" denip (kahra uğrayacaklardır).
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Fakat buyruktan çıkanlara gelince: Onların yurtları ateştir; oradan çıkmak istedikleri zaman tekrar atılırlar oraya ve onlara denir ki: Tadın yalanladığınız ateşin azabını.
Abdullah Parlıyan Meali Fakat Allah'ın buyruklarından çıkanlara gelince, onların varacakları son barınakları ateştir. Oradan çıkmak isteyecekleri zaman, tekrar atılırlar oraya ve kendilerine: “Yalanlamış olduğunuz ateşin azabını, şimdi tadın bakalım” denir.
Ahmet Tekin Meali Doğru ve mantıklı düşünmenin, hak dinin dışına çıkan fâsıkların, âsilerin, bozguncuların mekânları ise ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde geri çevrilirler, kendilerine: “Yalanlayıp durduğunuz, Cehennem azâbını tadın” denilir.*
Ahmet Varol Meali Fasıklık edenlere gelince; onların barınma yerleri ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler oraya geri döndürülürler ve kendilerine: "Yalanlamakta olduğunuz ateşin azabını tadın" denir.
Ali Bulaç Meali Fasık olanlar içinse, artık onların da barınma yeri ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, geri çevrilirler ve onlara: 'Kendisini yalanladığınız ateş azabını tadın' denir.
Ali Fikri Yavuz Meali Amma fâsık (münâfık) olanların barınacağı yer ateştir. Oradan her çıkmak istedikçe, onlar yine ateş içine döndürülürler; ve onlara: “- Haydi tadın bakalım, yalanlayıp durduğunuz o ateşin azabını!...” denilir.
Bahaeddin Sağlam Meali İlahî yasaları çiğneyenler ise, onların sığınağı ateştir. Oradan geri çıkmak istedikçe, içine geri çevrilirler. Ve onlara. “İşte yalanlamakta olduğunuz ateşin azabını tadın!.” denilir.
Bayraktar Bayraklı Meali Yoldan çıkanlar ateşte konaklayacaklardır. Oradan her çıkmak istediklerinde, tekrar oraya geri döndürülürler ve kendilerine, “Yalanladığınız cehennem azabını tadın!” denir.
Cemal Külünkoğlu Meali Yoldan çıkmış olanların konağı ise ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, tekrar oraya çevrilirler. Onlara: “Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın!” denir.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Ama yoldan çıkanların, işte onların varacağı yer ateştir. Oradan çıkmak isteyişlerinin her defasında geri çevrilirler ve onlara: "Yalanlayıp, durduğunuz ateşin azabını tadın" denir.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Fasıklık edenlere gelince, onların barınağı ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, oraya döndürülürler ve onlara, “Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın” denir.
Diyanet Vakfı Meali Yoldan çıkanlar ise, onların varacakları yer ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde geri çevrilirler ve kendilerine: Yalandır deyip durduğunuz cehennem azabını tadın! denir.
Edip Yüksel Meali Yoldan çıkmış olanların konağı ise ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, tekrar oraya çevrilirler. Onlara, "Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın," denir.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Ama fâsıklık etmiş olanların barınakları ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde oraya geri çevrilirler ve kendilerine: "Haydi tadın o ateşin yalanlayıp durduğunuz azabını!" denir.
Elmalılı Meali (Orjinal) Amma fasıklık etmiş olanların me'vâları ateştir. Ondan her çıkmak istedikçe onlar içine iade olunurlar da kendilerine haydi tadin o ateşin tekzib edib durduğunuz azâbını denilir
Hasan Basri Çantay Meali Fâsık olanların barınacağı yer ise ateşdir. Ne zaman oradan çıkmak isterlerse içerisine döndürülürler ve onlara: «Tekzîb edegeldiğiniz o ateşin azabını tadın» denilir.
Hayrat Neşriyat Meali Fakat o fâsıklık edenlere gelince, artık onların varacağı yer, ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler, oraya geri döndürülürler ve onlara: “Kendisini yalanlamaktaolduğunuz ateşin azâbını tadın!” denilir.(3)*
İlyas Yorulmaz Meali Yoldan çıkmışlara gelince, onlarında sığınacakları yer ateştir. Ne zaman ateşten çıkmak isteseler, tekrar ateşe döndürülür ve onlara “Yalanlamış olduğunuz azabı tadın” denir.
Kadri Çelik Meali Fasıklık edenlere gelince, artık onların da barınma yeri ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde oraya geri çevrilirler ve onlara, “Kendisini yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın” denir.
Mahmut Kısa Meali Yoldan çıkmış olanlara gelince; onların sığınağı da ateştir! Öyle ki, ne zaman ateşten bunalıp oradan çıkmaya çalışsalar, zebaniler tarafından tekrar ateşe atılacaklar. Ve onlara, “Hayattayken yalanlayıp durduğunuz cehennem ateşini şimdi tadın bakalım!” denilecek.Bununla birlikte, onların azâbı yalnızca cehennemden ibaret olmayacak:
Mehmet Türk Meali Hak yoldan çıkanların içerisinde kalacakları yer ise, çıkmak istediklerinde her defasında içerisine tekrar atıldıkları cehennem ateşidir. Ve onlara: “Haydi! Ateşin yalanlayıp durduğunuz azabını tadın bakalım.” denilir.
Muhammed Esed Meali Sapmışların varacakları yer ise ateştir: ondan kurtulmak için her çırpınışlarında yeniden içine atılırlar ve kendilerine, “Yalanlamış olduğunuz ateşin azabını [şimdi] tadın bakalım!” denir.
Mustafa İslamoğlu Meali Fasıklık yapmış olanlara gelince: artık onların da konaklayacakları yer ateş olacak; oradan ne zaman çıkmak isteseler, kendilerine “Oldum olası yalanlayıp durduğunuz ateşin azabını tadın!” denilerek oraya iade edilecekler.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Fakat o kimseler ki, fıska sapmışlardır, artık onların barınacakları yer, ateştir. Her ne vakit oradan çıkmalarını istedikçe onun içine geri döndürüleceklerdir ve onlara denilmiş olacaktır ki, o ateş azabını tadın ki, siz onu yalan saymakta bulunmuşidiniz.
Suat Yıldırım Meali Yoldan çıkmış fâsıkların ise barınakları cehennemdir. Her ne zaman oradan çıkmak isteseler yine oraya itilirler. Onlara: “Cehennem azabını yalan sayıyordunuz. Tadın da görün bakalım! ” denir. [22, 22; 34, 42]
Süleyman Ateş Meali Yoldan çıkanların barınacakları yer de ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler, yine oraya geri çevrilirler ve onlara: "Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın" denilir.
Süleymaniye Vakfı Meali Yoldan çıkanların yerleşecekleri yer de Cehennemdir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler "Yalanlayıp durduğunuz ateşin azabını tadın" denilerek, gerisin geri yerlerine götürülürler.
Şaban Piriş Meali Yoldan çıkanlara gelince, onların barınağı ateştir. Her ne zaman oradan çıkmak isteseler, tekrar oraya döndürülürler ve onlara şöyle denir:-Tadın bakalım yalanladığınız ateşin azabını!
Ümit Şimşek Meali Yoldan çıkmış olanların barınacakları yer de ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler, “Tadın yalanladığınız ateş azabını!” diye geri çevrilirler.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Sapmış olanların varacakları yerse ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, oraya geri çevrilirler. Ve şöyle denir onlara: "Yalanlayıp durduğunuz ateş azabını tadıverin!"
M. Pickthall (English) And as for those who do evil, their retreat is the Fire. Whenever they desire to issue forth from thence, they are brought hack thither. Unto them it is said: Taste the torment of the Fire which ye used to deny.
Yusuf Ali (English) As to those who are rebellious and wicked, their abode will be the Fire: every time(3653) they wish to get away therefrom, they will be forced thereinto, and it will be said to them: "Taste ye the Penalty of the Fire, the which ye were wont to reject as false."*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları