Yûnus Suresi 53. Ayet


Arapça

وَيَسْتَنبِئُونَكَ أَحَقٌّ هُوَ قُلْ إِي وَرَبِّي إِنَّهُ لَحَقٌّ وَمَا أَنتُمْ بِمُعْجِزِينَ


Türkçe Okunuşu

Ve yestenbiûneke e hakkun huve, kul î ve rabbî innehu le hakkun ve mâ entum bi mu’cizîn(mu’cizîne).


Kelimeler

ve yestenbiûne-ke ve senden haber soracaklar
e hakkun bu gerçek mi, hak mıdır
huve o
kul de, söyle
î ve rabbî evet Rabbime andolsun
inne-hu muhakkak ki o, çünkü o
le hakkun kesin olarak haktır (gerçektir)
ve mâ entum ve siz değilsiniz
bi mu'cizîne aciz bırakan (bırakacak) kimseler

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Ey Resulüm!) "Bu (söylediklerin) bir gerçek mi?" diye Senden haber soracaklar. De ki: "Evet, Rabbime andolsun ki, şüphesiz o bir gerçektir ve sizler (Rabbimi) aciz bırakacak değilsiniz."
Abdulbaki Gölpınarlı Meali O gerçek mi diye soruyorlar senden; de ki: Evet, andolsun Rabbime ki gerçektir ve siz de ondan kurtulmayacaksınız.
Abdullah Parlıyan Meali O azap gerçekleşecek midir? diye senden haber soruyorlar. De ki: “Evet Rabbim hakkı için o azap, gerçekten meydana çıkacaktır ve siz ondan yakayı kurtaramayacaksınız.”
Ahmet Tekin Meali “- Bu cezanın aslı var mı?” diye senden haber soruyorlar. “- Evet, Rabbime andolsun ki, cezanın gerçekleşmesi kesin hak bir olgudur. Siz, Allah'ın koyduğu kanunların dışına çıkamayacak, bundan yakayı kurtaramayacaksınız” de.*
Ahmet Varol Meali "O gerçek mi?" diye senden soruyorlar. De ki: "Evet. Rabbime yemin ederim ki o gerçektir ve siz onun önüne geçemezsiniz."
Ali Bulaç Meali 'Bu bir gerçek mi?' diye senden haber soracaklar. De ki: 'Evet, Rabbime andolsun ki, şüphesiz gerçektir ve sizler aciz bırakacak değilsiniz.'
Ali Fikri Yavuz Meali “O azab, bir gerçek mi?” diye senden sorarlar. De ki: “- Evet, Rabbime yemin ederim ki, O, muhakkak bir gerçektir. Siz bundan yakayı kurtaramazsınız.”
Bahaeddin Sağlam Meali “Bu Kur’an, gerçek midir?” diye senden bilgi almaya çalışıyorlar. De ki: “Evet, Rabbime andolsun! O, hak ve hakikattir. Ve siz, Bizi aciz bırakarak kurtulacak değilsiniz.”
Bayraktar Bayraklı Meali “O bir gerçek midir?” diye senden haber istiyorlar. De ki: “Evet, Rabbime yemin ederim ki, o şüphesiz gerçektir ve siz âciz bırakacak değilsiniz.”
Cemal Külünkoğlu Meali “O (kıyamet ve azap) gerçek mi?” diye sana soruyorlar. De ki: “Evet. Rabbim hakkı için o kesin bir gerçektir. Ve siz (bu konuda Allah'ı) âciz bırakacak değilsiniz.”
Diyanet İşleri Meali (Eski) "O gerçek midir?" diye senden sorarlar. De ki: "Evet, Rabbim hakkı için o gerçektir, siz aciz kılamazsınız (önleyemezsiniz)."
Diyanet İşleri Meali (Yeni) “O (azap) gerçek midir?” diye senden haber soruyorlar. De ki: “Evet, Rabbime andolsun ki o elbette gerçektir. Siz (bu konuda Allah’ı) âciz kılacak değilsiniz.”
Diyanet Vakfı Meali «O (azap) bir gerçek midir?» diye senden haber istiyorlar. De ki: Evet, Rabbime andolsun ki o şüphesiz gerçektir ve siz âciz bırakacak değilsiniz.
Edip Yüksel Meali "Bu sahiden doğru mudur," diye senden haber bekliyorlar. De ki: "Elbette, Rabbime andolsun o gerçektir ve siz onu engelleyemezsiniz!"
Elmalılı Hamdi Yazır Meali "O azap gerçek mi?" diye sana soruyorlar. De ki; "Evet. Rabbim hakkı için o kesin bir gerçektir. Ve siz bundan yakayı kurtaramazsınız."
Elmalılı Meali (Orjinal) Sahih doğru mu bu? Diye senden istifsar ediyorlar, de ki: evet, rabbıma kasem ederim ki o, dosdoğru, ve siz bundan yakayı kurtaramazsınız
Hasan Basri Çantay Meali «O (azâb) bir gerçek mi?» diye senden haber isterler. De ki «Evet, Rabbime andederim ki, o elbet ve elbet bir hakıykatdır. Siz (bundan Allâhı) âciz bırakıcılar değilsiniz».
Hayrat Neşriyat Meali “Sâhiden o (azab) gerçek midir?” diye de senden haber isterler. De ki: “Evet, Rabbime yemîn olsun ki şübhesiz o, elbette gerçektir ve siz ona mâni' olacak kimseler değilsiniz!”(2)*
İlyas Yorulmaz Meali İlerde başlarına geleceklerin doğru olup olmadığına dair, senin haber vermeni istiyorlar. Deki “Evet, Rabbime and olsun ki o (size vaat edilenler) elbette ki gerçektir (başınıza gelecek) ve sizin bunu engellemeye asla gücünüz yetmeyecek.”
Kadri Çelik Meali “O (ilahi azap) gerçek midir?” diye senden sorarlar. De ki: “Evet, Rabbim hakkı için o gerçektir, siz (Allah'ı) aciz bırakacak kimseler de değilsiniz.”
Mahmut Kısa Meali Hâlâ sana,“Sahi bütünbunlar gerçekten meydana gelecek mi?” diye soruyorlar. De ki: “Rabb’ime yemin olsun ki, evet; bu kitapta bildirilenler, gerçeğin ta kendisidir! Ve siz, ey zâlimler, ne yaparsanız yapın, bu korkunç âkıbetten kurtulamayacak, ilâhî adâletin gerçekleşmesine asla engel olamayacaksınız!”
Mehmet Türk Meali Ve senden bu azabın gerçekten olup-olmayacağı hakkında haber almak istiyorlar. Sen onlara: “Evet, Rabbime yemin ederim ki o azap, sizin önlemeye gücünüzün yetmeyeceği bir gerçektir.” de.
Muhammed Esed Meali Bazıları 74 da sana, “Bütün bunlar gerçek mi?” diye soruyorlar. De ki: “Elbette! Rabbim hakkı için, katıksız gerçek bu; ve sizler de [büyük sorgulamadan] asla kaçamayacaksınız!”
Mustafa İslamoğlu Meali Tutup bir de seni “Şimdi bu gerçek mi yani?” diye sorguluyorlar.[1630] De ki: “Kesinlikle! Rabbim hakkı için bu gerçeğin ta kendisidir; üstelik sizler (büyük sorgulamayı) asla atlatamayacaksınız!”*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve senden haber almak istiyorlar ki, o doğru mudur? De ki: «Evet. Ve Rabbime andolsun ki doğru bir hakikattır ve siz onu bertaraf edecek kimseler değilsinizdir.»
Suat Yıldırım Meali “Sahi doğru mu bu? ” diye senden haber sorarlar. De ki: “Evet! Rabbime yemin ederim ki o elbette gerçektir ve siz bundan yakayı kurtaramazsınız. ” [6, 134; 36, 82; 34, 3; 64, 7]
Süleyman Ateş Meali Sahiden o gerçek midir? diye senden soruyorlar. De ki: "Evet, Rabbim hakkı için o gerçektir. Siz (onu) önleyemezsiniz!"
Süleymaniye Vakfı Meali Senden haber almaya çalışıyorlar, “O gerçek mi?” diye. De ki “Evet! Rabbime yemin ederim ki gerçektir. Ondan yakanızı kurtaramayacaksınız.”
Şaban Piriş Meali -Gerçek mi bu? diye sana soruyorlar. De ki:-Evet, Rabbim hakkı için o gerçektir. Siz ondan kaçamayacaksınız.
Ümit Şimşek Meali Bir de senden haber soruyorlar, “O gerçek mi?” diye. De ki: Evet. Rabbime and olsun, o gerçektir. Ve siz bundan yakayı asla kurtaramayacaksınız.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Soruyorlar sana: "Doğru mu bu?" De ki: "Evet! Rabbime yemin ederim, o doğrunun ta kendisidir! Ve siz ondan yakayı kurtaramayacaksınız."
M. Pickthall (English) And they ask thee to inform them (saying): Is it true? Say: Yea, by my Lord, verity it is true, and ye cannot escape.
Yusuf Ali (English) They seek to be informed by thee: "Is that true?" Say: "Aye! by my Lord! it is the very truth! and ye cannot frustrate it!"

İslam Vakti Mobil Uygulamaları