Şûra Suresi 39. Ayet


Arapça

وَالَّذِينَ إِذَا أَصَابَهُمُ الْبَغْيُ هُمْ يَنتَصِرُونَ


Türkçe Okunuşu

Vellezîne izâ esâbehumul bagyuhum yentesırûn(yentesırûne).


Kelimeler

ve ellezîne ve o kimseler, onlar
izâ olduğu zaman
esâbe-hum onlara isabet etti
el bagyu saldırı, tecavüz, haddi aşma
hum onlar
yentesırûne kendilerine yardım edebiliyorlar

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Olgun ve onurlu mü’minler;) Bir haksızlığa uğradıkları (temel insan haklarına tecavüze kalkışıldığı) zaman; yardımlaş(acak ve haklarını koruyacak kurum ve kuralları oluşturmak üzere) birlikte harekete geçenlerdir.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve bir zulme uğradıkları zaman haddi aşmaksızın birbirlerine yardım ederek karşı duranlara.
Abdullah Parlıyan Meali Ve bir zulme uğradıkları zaman, birbirlerine yardım ederek karşı dururlar.
Ahmet Tekin Meali İman edenler, bir haksızlığa, bir saldırıya, bir baskıya ve zulme uğradıkları zaman, zâlimlere, saldırganlara ve baskı yapanlara yardımlaşarak hadlerini bildirenlerdir.
Ahmet Varol Meali Bir tecavüze uğradıklarında birlikte karşı koyarlar.
Ali Bulaç Meali Ve haklarına tecavüz edildiği zaman, birlik olup karşı koyanlardır.
Ali Fikri Yavuz Meali O kimselerdir ki, kendi haklarına tecavüz vaki olduğu zaman, onlar yardımlaşırlar (ve intikam alırlar, haklarını yerine getirirler).
Bahaeddin Sağlam Meali Onlar ki; zulüm başlarına geldiği zaman, kendilerini savunurlar.
Bayraktar Bayraklı Meali Kendilerine bir haksızlık yapıldığında yardımlaşarak üstesinden gelirler.
Cemal Külünkoğlu Meali Onlar, bir haksızlığa, zorbalığa uğradıkları zaman, birlik olup karşı koyarlar (zulme boyun eğmezler).
Diyanet İşleri Meali (Eski) Bir haksızlığa uğradıklarında, üstün gelmek için aralarında yardımlaşırlar.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) 36,37,38,39. (Dünyalık olarak) size her ne verilmişse, bu dünya hayatının geçimliğidir. Allah’ın yanında bulunanlar ise daha hayırlı ve kalıcıdır. Bu mükâfat, inananlar ve Rablerine tevekkül edenler, büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınanlar, öfkelendikleri zaman bağışlayanlar, Rablerinin çağrısına cevap verenler ve namazı dosdoğru kılanlar; işleri, aralarında şûrâ (danışma) ile olanlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah yolunda harcayanlar, bir saldırıya uğradıkları zaman, aralarında yardımlaşanlar içindir.
Diyanet Vakfı Meali Bir haksızlığa uğradıkları zaman, yardımlaşırlar.
Edip Yüksel Meali Haksızlığa uğradıklarında kendilerini savunurlar.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Onlar, bir zulüm ve saldırıya uğradıkları zaman birbirleriyle yardımlaşırlar.
Elmalılı Meali (Orjinal) Ve onlar ki kendilerine bağy (haklarına tecavüz) vaki' olduğu vakıt yardımlaşır onlar öcünü alırlar
Hasan Basri Çantay Meali 36,37,38,39. Size verilen şey dünyâ hayaatının (geçici birer) fâidesidir. Allah indinde olan (sevab) ise daha hayırlı, daha süreklidir. (Bu sevablar) îman edib de ancak Rablerine güvenib dayanmakda, büyük günâhlardan ve faahiş kötülüklerden kaçınmakda, öfkelendikleri zaman bizzat (kusurları) örtmekde (bağışlamakda) olanlara, Rablerinin (tevhîd ve ibâdete âid da'vetine) icabet edenlere, namaz (ların) ı dosdoğru kılanlara — ki bunların işleri aralarında müşavere (ile) dir—, kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden (Allaha tâat uğrunda) harcamakda bulunanlara, kendilerine tağallüb ve zulüm vaaki olduğu zaman elbirlik (mazluma) yardım eyleyenlere mahsusdur.
Hayrat Neşriyat Meali Ve kendilerine zulüm vâki' olduğu zaman, onlar yardımlaş(arak intikamlarını al)an kimselerdir.
İlyas Yorulmaz Meali Onlardan birine bir zorbalık isabet ederse, onlar kendi aralarında yardımlaşırlar.
Kadri Çelik Meali Ve hakları çiğnendiği zaman, birlik olup karşı koyarlar.
Mahmut Kısa Meali Onlar, bir haksızlığa uğradıkları zaman, kendilerini kahramanca savunan ve zâlime karşı durarak dâimâ mazlumun yanında yer alanlardır.
Mehmet Türk Meali Bir (zulüm ve) saldırıya uğradıkları zaman1 da birbirleriyle yardımlaşırlar.*
Muhammed Esed Meali ve bir zorbalık ile karşılaştıkları zaman kendilerini savunanlar [için].
Mustafa İslamoğlu Meali yine onlar, haksız bir saldırıya muhatap olduklarında meşru müdafaa için yardımlaşırlar.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve o kimse için ki onlara bir zulüm isabet ettiği zaman onlar yardımlaşmakta bulunurlar.
Suat Yıldırım Meali Onlar zulme uğradıklarında yardımlaşıp haklarını alırlar. {KM, Çıkış 32, 26-29; Luka 19, 27}
Süleyman Ateş Meali Bir zulüm ve saldırıya uğradıkları zaman kendilerini savunurlar.
Süleymaniye Vakfı Meali Onlar, kendilerine bir saldırı olduğunda birbirleriyle yardımlaşırlar.
Şaban Piriş Meali Haklarına tecavüz edildiği zaman, birlik olup karşı koyarlar.
Ümit Şimşek Meali Onların hakkına tecavüz edildiği zaman hep birlikte yardımlaşarak haklarını alırlar.(17)*
Yaşar Nuri Öztürk Meali Kendilerine zulüm ve haksızlık gelip çattığında, yardımlaşırlar.
M. Pickthall (English) And those who, when great wrong is done to them, defend themselves,
Yusuf Ali (English) And those who, when an oppressive wrong is inflicted on them, (are not cowed but) help and defend themselves.(4580)*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları