Nahl Suresi 37. Ayet


Arapça

إِن تَحْرِصْ عَلَى هُدَاهُمْ فَإِنَّ اللّهَ لاَ يَهْدِي مَن يُضِلُّ وَمَا لَهُم مِّن نَّاصِرِينَ


Türkçe Okunuşu

İn tahris alâ hudâhum fe innallâhe lâ yehdî men yudıllu ve mâ lehum min nâsırîn(nâsırîne).


Kelimeler

in tahrıs sen çok istesen, haris olsan
alâ üzere, üzerinde, ... e
hudâ-hum onların hidayete ermesi
fe o zaman, böylece
innallâhe (inne allâhe) muhakkak ki Allah
lâ yehdî hidayete erdirmez
men kimse, kişi
yudıllu dalâlette bırakır
ve mâ ve şey
lehum onlarındır, onlar için vardır
min nâsırîne (yardımcılardan) bir yardımcı

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Ey Resulüm!) Sen, onların hidayet bulmalarını ne kadar hırsla istesen de, şüphesiz Allah (çirkin işleri ve şirkleri nedeniyle doğru yoldan) saptırdığına hidayet vermez, onlar için yardım edecek de bulunmamaktadır.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Onları doğru yola sevketmek için üstlerine düştükçe düşsen de şüphe yok ki Allah, sapıklığı kabul edeni doğru yola getirmez ve onlara bir tek yardımcı da yoktur.
Abdullah Parlıyan Meali Onları doğru yola sevketmek için, üzerlerine düştükçe düşsen de şüphe yok ki, Allah sapıklığı kabul edeni, doğru yola getirmez ve onlara birtek yardımcı da yoktur.
Ahmet Tekin Meali Sen, kâfirlerin hidayete ermelerini, hak yolda olmalarını ne kadar istesen de, hak yoldan uzaklaşmalarına, dalâleti tercihlerine özgürlük tanıdığı akıllı ve sorumlu varlıkları Allah, doğru yola sevketme lütfunda bulunmaz. Onların yardım edenleri de yoktur.*
Ahmet Varol Meali Sen onların hidayete ermelerini çok arzulasan da Allah saptırdığını hidayete eriştirmez. Onların yardımcıları da olmaz.
Ali Bulaç Meali Sen, onların hidayet bulmalarını ne kadar tutkuyla istesen de, Allah, şüphesiz saptırdığına hidayet vermez, onlar için yardım edecek yoktur.
Ali Fikri Yavuz Meali (Ey Rasûlüm) sen, o kâfirlerin hidayet bulmalarına çok istekli isen (de çare yok), her halde Allah dalâlette bırakacağı kimselere hidayet vermez. Onların hiç bir yardımcısı da yoktur.
Bahaeddin Sağlam Meali Sen onların doğru yola gelmeleri için hırs göstersen de, Allah, (hak ettikleri için) saptırdıklarını doğru yola iletmez. Onlar kendilerine yardımcılar da bulamazlar.
Bayraktar Bayraklı Meali Rasûlüm, sen onların hidayete ermesine çok düşkünlük göstersen de, bil ki Allah'ın saptırdığı kimseyi kimse hidayete erdiremez. Onların yardımcıları da yoktur.
Cemal Külünkoğlu Meali Sen onların doğru yola erişmelerine aşırı istek göstersen de şüphesiz Allah (kötü niyet ve eylemlerinden dolayı) sapıklıkta bırakacağı kimseyi doğru yola iletmez. Onların yardımcıları da yoktur.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Onların doğru yolda olmalarına ne kadar özensen, yine de Allah, saptırdığını doğru yola iletmez. Onların yardımcıları da olmaz.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Sen onların doğru yola erişmelerine aşırı istek göstersen de şüphesiz Allah saptırdığı kimseyi doğru yola iletmez. Onların yardımcıları da yoktur.
Diyanet Vakfı Meali (Resûlüm!) Sen, onların hidayete ermelerine çok düşkünlük göstersen de bil ki Allah, saptırdığı kimseyi (dilemezse) hidayete erdirmez. Onların yardımcıları da yoktur.
Edip Yüksel Meali Doğruyu bulmaları için ne kadar uğraşsan da, ALLAH saptırdığını doğruya ulaştırmaz. Onların bir yardımcısı da olmaz.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali (Ey Muhammed!) Sen o kâfirlerin hidayete ermelerini ne kadar istesen de Allah, saptırdığı kimseyi hidayete erdirmez. Onların hiçbir yardımcısı da yoktur.
Elmalılı Meali (Orjinal) Sen onların hidayet bulmalarına harîs isen her halde Allah dalâlette bırakacağı kimselere hidayet vermez, onların yardımcıları da yoktur
Hasan Basri Çantay Meali (Habîbim) sen onların hidâyet bulmalarına (ne kadar) hırs göstersen şübhe yok ki Allah dalâletde bırakacağı kimselere (bu) hidâyet (i) nasıyb etmez. Onların (azâblarını önleyecek) bir yardımcıları da yokdur.
Hayrat Neşriyat Meali (Habîbim, yâ Muhammed!) Onların hidâyete ermelerine ne kadar hırs göstersen de, şübhesiz ki Allah, (hak ettiklerinden dolayı) dalâlete attığı kimseleri hidâyete erdirmez; onlar için hiçbir yardımcı da yoktur!
İlyas Yorulmaz Meali Onların doğru yola gelmeleri için, ne kadar çaba gösterirsen göster, şüphesiz ki Allah, sapıklık yolunu seçenleri, doğru yola iletmez ve onların bu hususta hiçbir yardımcıları da yoktur.
Kadri Çelik Meali Sen, onların hidayete ermeleri için ne kadar hırslansan da Allah, şüphesiz saptırdığına hidayet etmez, onlar için yardım edecek yoktur.
Mahmut Kısa Meali Ey Müslüman!Sen onların doğru yola gelmelerini ne kadar arzu etsen de, Allah koyduğu yasalar çerçevesinde saptırdığı hiç kimseyi —kendisi doğru yola yönelmediği sürece— hidâyete erdirecek değildir. Ve bile bile sapıklığı tercih eden bu insanlara, Hesap Gününde hiç kimse yardım edemeyecektir! Neden mi?
Mehmet Türk Meali (Ey Muhammed!) Sen, onların doğru yolu bulmalarını son derece istesen de kesinlikle Allah sapkınlıkta bırakacağı kimseleri (dilemezse)1 hak yola ulaştırmaz. Onların (âhirette kendilerini azaptan kurtaracak) yardımcıları da yoktur.*
Muhammed Esed Meali İmdi, sen [o hakkı inkarda ısrarlı olanların] doğru yola erişmelerini tutkuyla istesen de, [bil ki,] Allah, sapıklık içinde kalmalarına hükmettiği kimseleri doğru yola eriştirmez; 37 ve böyleleri [Kıyamet Günü'nde] kendilerine yardımcı da bulamayacaklardır.
Mustafa İslamoğlu Meali Sen onların doğru yolu bulmasını ne kadar istersen iste, ama unutma ki Allah’ın sapıklığa mahkûm ettiğini kimse doğru yola yöneltemez;[2122] onlara yardım eden de bulunmaz!*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Sen onların hidâyet bulmalarına haris olsan da (faidesizdir). Çünkü Allah Teâlâ dalâlete düşürdüğüne hidâyet etmez ve onlar için yardımcılardan bir kimse de yoktur.
Suat Yıldırım Meali Sen onların hidâyete gelmelerine ne kadar düşkün olsan da, şunu bil ki: Allah dalâlette bıraktığı kimselere hidâyet vermez. Onlara yardım eden de bulunmaz. [5, 41, 11, 34; 7, 186; 10, 96-97]
Süleyman Ateş Meali (Ey Muhammed) Sen onların yola gelmelerini ne kadar istesen de Allah şaşırttığını yola getirmez ve onların yardımcıları da olmaz!
Süleymaniye Vakfı Meali Yola gelmeleri için ne kadar çırpınırsan çırpın, Allah, sapık saydığı kişiyi[1] yola getirmez. Bu gibilerin yardımcıları da olmaz.*
Şaban Piriş Meali Sen, onların doğru yola girmelerini çok arzu etsen de Allah saptırıcılara yol göstermez. Onların hiç bir yardımcısı da yoktur.
Ümit Şimşek Meali Sen onların hidayetlerine düşkün olsan da, Allah saptırdığına hidayet vermez; onların bir yardımcısı da olmaz.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Sen onların iyiye ve doğruya ulaşmalarını tutkuyla istesen de Allah, saptırdığına yol göstermez. Hiçbir yardımcıları da olmaz onların.
M. Pickthall (English) Even if thou (O Muhammad) desirest their right guidance, still Allah assuredly will not guide him who misleadeth. Such have no helpers.
Yusuf Ali (English) If thou art anxious for their guidance, yet Allah guideth not such as He leaves to stray.(2062)And there is none to help them.*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları