Âli İmrân Suresi 168. Ayet


Arapça

الَّذِينَ قَالُواْ لإِخْوَانِهِمْ وَقَعَدُواْ لَوْ أَطَاعُونَا مَا قُتِلُوا قُلْ فَادْرَؤُوا عَنْ أَنفُسِكُمُ الْمَوْتَ إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ


Türkçe Okunuşu

Ellezîne kâlû li ihvânihim ve kaadû lev atâûnâ mâ kutil(kutilû), kul fedreû an enfusikumul mevte in kuntum sâdıkîn(sâdıkîne).


Kelimeler

ellezîne ki onlar
kâlû dediler
li ihvâni-him kardeşleri için
ve kaadû ve oturdular
lev atâû-nâ eğer bize itaat etselerdi
mâ kutilû öldürülmezlerdi
kul de, söyle
fe idreû o zaman, haydi savın
an enfusi-kum kendinizden
el mevte ölüm
in kuntum eğer siz iseniz
sâdıkîne sadıklar, doğru söyleyenler

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Onlar, kendileri evlerinde oturup (sefere çıkan) kardeşleri için: "Eğer bize itaat etselerdi, öldürülmezlerdi" diyenlerdir. De ki: "Eğer doğru sözlüler iseniz, ölümü kendinizden savın öyleyse" (görelim).
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Onlar öyle kişilerdir ki otururlar da kardeşlerine, eğer derler, bizi dinleselerdi öldürülmeyeceklerdi. De ki: Ölümü çevirin kendinizden sözünüz doğruysa.
Abdullah Parlıyan Meali Savaştan geri kalıp evlerinde oturarak öldürülen kardeşleri hakkında, sonradan “Bizi dinleselerdi, öldürülmezlerdi” diyenlere söyle: “Eğer doğruysanız, ölümü engellesenize.”
Ahmet Tekin Meali Evlerinde oturup da, kardeşlerine: “Bize uysalardı, öldürülmezlerdi” diyenlere: “Eğer iddianızda doğru iseniz, kendinizden ölümü uzaklaştırın, bakalım” de.
Ahmet Varol Meali Onlar kendileri oturup kaldıkları halde kardeşleri hakkında: "Eğer bizim sözümüzü tutsalardı öldürülmezlerdi" diyenlerdir. De ki: "Eğer doğru sözlü iseniz ölümü kendinizden savın bakalım!."
Ali Bulaç Meali Onlar, oturup da kardeşleri için: 'Eğer bize itaat etselerdi, öldürülmezlerdi' diyenlerdir. De ki: 'Eğer doğru sözlüler iseniz, ölümü kendinizden savın öyleyse.'
Ali Fikri Yavuz Meali Uhud gününde Medine'de oturup, savaşta ölen yakınları hakkında: “- Eğer bizi dinleselerdi ölmiyeceklerdi” diyen o münafıklara şöyle söyle: “- Öyle ise, kendinizden ölümü geri çevirin, eğer sadıklardansanız.”
Bahaeddin Sağlam Meali Onlar ki; savaştan geri kalıp oturdular ve kardeşleri için: “Eğer bize itaat etselerdi, öldürülmezlerdi” dediler. Sen söyle: “Eğer doğru iseniz, başınıza gelecek ölümü (giderebilirseniz) giderin.”
Bayraktar Bayraklı Meali Evlerinde oturup da kardeşleri hakkında “Bize uysalardı öldürülmezlerdi” diyenlere, “Eğer doğru sözlü insanlar iseniz canlarınızı ölümden kurtarınız bakalım” de!
Cemal Külünkoğlu Meali (Uhud gününde Medine'de) kendileri oturup (savaşta şehid olan) kardeşleri için: “Eğer bize itaat edip (Medine'de) kalsalardı, öldürülmezlerdi” diyen o münafıklara şöyle de: “Eğer doğru sözlüler iseniz, ölümü kendinizden savın bakalım!”
Diyanet İşleri Meali (Eski) Onlar oturup, kardeşleri için: "Bize itaat etselerdi öldürülmezlerdi" dediler. De ki: "Eğer doğru sözlü iseniz, ölümü kendinizden savın".
Diyanet İşleri Meali (Yeni) (Onlar), kendileri oturup kaldıkları hâlde kardeşleri için, “Eğer bize uysalardı, öldürülmezlerdi” diyen kimselerdir. De ki: “Eğer doğru söyleyenler iseniz kendinizden ölümü savın.”
Diyanet Vakfı Meali (Evlerinde) oturup da kardeşleri hakkında: «Bize uysalardı öldürülmezlerdi» diyenlere, «Eğer doğru sözlü insanlar iseniz, canlarınızı ölümden kurtarın bakalım!» de.
Edip Yüksel Meali Onlar oturup, akrabaları için şunu söylediler: "Bize uysalardı öldürülmeyeceklerdi." De ki, "Ölümü kendinizden savın da doğru sözlü olduğunuzu kanıtlayın."
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Kendileri oturup kaldıkları halde kardeşleri için: "Eğer bize uysalardı öldürülmezlerdi" dediler. Onlara de ki: "Eğer iddianızda doğru iseniz, kendinizden ölümü uzaklaştırınız".
Elmalılı Meali (Orjinal) onlar ki oturdular da muharebeye giden ihvanları için «bizi dinleselerdi katl olunmazlardı» dediler, deki haydin o halde kendinizden ölümü def'edin eğer gerçeseniz
Hasan Basri Çantay Meali Kendileri (evlerinde) oturarak kardeşlerine: «Eğer bizi dinleselerdi ölmeyeceklerdi» diyen o adamlara de ki: «öyle ise kendi nefislerinizden ölümü geri çevirin, eğer doğrucu (adam) larsanız».
Hayrat Neşriyat Meali Onlar ki (savaşa gitmeyip, evlerinde) oturdukları hâlde, (Uhud günü şehîd edilen)kardeşleri için: “Eğer bize itaat etselerdi, öldürülmezlerdi!” dediler. (Ey Habîbim!) De ki: “Eğer (iddiânızda) doğru kimseler iseniz, haydi kendinizden ölümü def' edin!”
İlyas Yorulmaz Meali Savaşa gitmeyip oturdukları halde, (savaşta ölen) kardeşleri için, “Eğer bizi dinleyip savaşa gitmeselerdi ölmezlerdi” diyenlere “Eğer söylediklerinizde samimi iseniz ölümü kendinizden uzaklaştırın” de.
Kadri Çelik Meali Onlar oturup kardeşleri için, “Bize itaat etselerdi öldürülmezlerdi” dediler. De ki: “Eğer doğru sözlü iseniz, ölümü kendinizden savın.”
Mahmut Kısa Meali Onlar, hem kendileri savaştan kaçıp evlerinde oturdular, hem de şehit düşen dost ve akrabaları hakkında: “Eğer sözümüzü dinleselerdi, o gün orada öldürülmüş olmayacaklardı!” dediler. Onlara de ki: “Eğer “Peygamberle birlikte savaşa katılanlar, bizi dinleyip evlerinde otursalardı ölmeyeceklerdi.” şeklindeki iddianızda gerçekten samîmî iseniz, haydi kendinizi ölümden kurtarsanıza! Kendinizi kurtarmaya gücünüz yokken, Allah için ölenleri kınamaya ne hakkınız var?” Onun için, ey mümin!
Mehmet Türk Meali Onlar, (bir de) kendileri (evlerinde) oturup, (savaşa katılan) kardeşleri için: “Eğer onlar da bize uysalardı öldürülmezlerdi” dediler.1 (Sen) onlara: “Eğer doğru söylüyorsanız, haydi kendinizi ölümün elinden kurtarın bakalım!” de.*
Muhammed Esed Meali kendilerini [savaştan] geri tutanlar, [öldürülen] kardeşleri hakkında, [sonradan,] “Bizi dinleselerdi öldürülmüş olmayacaklardı” dediler. De ki: “Peki, sözünüzde samimi iseniz ölümü başınızdan savın bakalım!”
Mustafa İslamoğlu Meali kendileri evlerinde oturdukları hâlde, kardeşleri hakkında şöyle dediklerini: “Eğer bize uysalardı, öldürülmüş olmayacaklardı”. De ki: “Hadi eğer sözünüzün arkasında duruyorsanız, başınızdan savın bakalım ölümü?”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Onlar ki, kendileri oturdukları halde kardeşleri için «Eğer bize itaat etseydiler öldürülmezler idi,» dediler. De ki: «Öyle ise kendi nefislerinizden ölümü defediniz! Eğer sâdık kimseler iseniz.»
Suat Yıldırım Meali Onlar o münafıklardır ki kendileri savaşa çıkmayıp evde oturmaları yetmiyor gibi, bir de kalkıp (bilgiçlik taslayarak) savaşta şehid olan arkadaşları hakkında: “Sözümüze kulak verselerdi böyle öldürülmezlerdi. ” derler. De ki: “Eğer, iddianızda tutarlı iseniz, haydi elinizden geliyorsa kendinizi ölümün elinden kurtarın bakalım! ”
Süleyman Ateş Meali (Savaştan geri kalıp) Oturarak, kardeşleri için "Bizim sözümüzü tutsalardı, öldürülmezlerdi." diyenlere söyle: "Eğer doğru iseniz, kendinizden ölümü savınız!"
Süleymaniye Vakfı Meali Oturdukları yerden, kardeşleri için şöyle diyorlardı: "Bizi dinleselerdi öldürülmezlerdi.” De ki "İddianızda haklı iseniz kendi ölümünüzü engelleyin.”
Şaban Piriş Meali Oturdukları yerden, öldürülen kardeşleri için: -Bize uysalardı öldürülmezlerdi, diyen kimselere de ki:-Haydi, doğru söylüyorsanız, ölümü kendinizden savın!
Ümit Şimşek Meali Evlerinde oturup da şehit kardeşleri için “Bizi dinleseler öldürülmezlerdi” diyenlere sen de ki: Eğer doğru söylüyorsanız, ölümü kendinizden uzaklaştırın.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Yerlerinde oturup da kardeşleri için, "Bizi dinlemiş olsalardı öldürülmeyeceklerdi." diyenlere şöyle söyle: "Eğer doğru sözlüler iseniz, kendi benliklerinizden uzaklaştırın ölümü!"
M. Pickthall (English) Those who, while they sat at home, said of their brethren (who were fighting for the cause of Allah): If they had been guided by us they would not have been slain. Say (unto them, O Muhammad): Then avert death from yourselves if ye are truthful.
Yusuf Ali (English) (They are) the ones that say, (of their brethren slain), while they themselves sit (at ease): "If only they had listened to us they would not have been slain." Say: "Avert death from your own selves, if ye speak the truth."

İslam Vakti Mobil Uygulamaları