Kıyâmet Suresi 25. Ayet


Arapça

تَظُنُّ أَن يُفْعَلَ بِهَا فَاقِرَةٌ


Türkçe Okunuşu

Tezunnu en yuf’ale bihâ fâkıreh(fâkıretun).


Kelimeler

tezunnu anlar
en yuf'ale yapılacak
bi-hâ onu
fâkıretun felâket, büyük musîbet, çok kötü muamele

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Artık kendisine, bel kemiklerini kıracak (dayanılmaz) işlerin (ve işkencelerin) yapılacağını anlamıştır.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Bellerini kıracak bir felaketi bekler.
Abdullah Parlıyan Meali Kendisine, belini bükecek işlerin yapılacağını anlar.
Ahmet Tekin Meali O gün, bel kemiklerini kıran bir felâkete uğratılacaklarını anlayacaklar.*
Ahmet Varol Meali Kendisine bel kemiğini kıracak bir uygulamada bulunulacağını anlar.
Ali Bulaç Meali Kendisine, beli büken işlerin yapılacağını anlamaktadır.
Ali Fikri Yavuz Meali (Böyle kararmış yüzler, başlarına gelecek felâketle) bel kemiklerinin kırılacağını anlar.
Bahaeddin Sağlam Meali Bellerini kıracak bir belanın başlarına gelmesini bekliyorlar.
Bayraktar Bayraklı Meali 22,23,24,25. Yüzler vardır o gün, parıltılı, Rabbinden beklenti içindedir ve yüzler vardır o gün, asıktır. Bel kemiklerini kıran bir felâkete uğrayacağını anlar.
Cemal Külünkoğlu Meali 24,25. O gün birtakım yüzler de asık olacak. Çünkü (onlar) bel kemiklerini kıran bir felakete uğratılacaklarını anlarlar.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Kendisinin belkemiğinin kırılacağını sanır.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Bel kemiklerini kıran bir felakete uğratılacaklarını anlarlar.
Diyanet Vakfı Meali Kendilerinin, bel kemiklerini kıran bir felâkete uğratılacağını sezeceklerdir.
Edip Yüksel Meali Belkemiğinin kırılacağının endişesi içindedir.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Anlar ki kendisine belkıran (bel kemiklerini kıran belalı bir iş) yapılır.
Elmalılı Meali (Orjinal) Anlar ki kendilerine bel kıran yapılır
Hasan Basri Çantay Meali Anlar ki kendisine bel kemiklerini kıracak çok belâ (lı bir iş) yapılacak.
Hayrat Neşriyat Meali (Çünki) kendilerinin bel kıran bir belâya uğratılacaklarını sezerler (iyice anlarlar)!
İlyas Yorulmaz Meali Artık belanın ona geleceğini bilir (zanneder).
Kadri Çelik Meali Kendisine, omurgayı kıran bir azabın yapılacağını anlar.
Mahmut Kısa Meali Çünkü insanın belkemiğini kıran o korkunç bir azâbın pençesine atılacağını anlayacaktır.
Mehmet Türk Meali 24,25. O gün, öyle yüzler de vardır ki burnunun sürtüleceğini anlayıp, somurtur kalırlar.
Muhammed Esed Meali çatırdatan bir felaketin başlarına gelmek üzere olduğunu bilerek.
Mustafa İslamoğlu Meali başlarına dehşet bir felaketin geldiğine iyice kâni olacaklar.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Sanır ki, ona arka kemiklerini kıracak bir muamele yapılacaktır.
Suat Yıldırım Meali Belini kıran darbeyi yediğini hisseder. [3, 106; 80, 37-42; 88, 2-10]
Süleyman Ateş Meali Kendisine bel kemiklerini kıran(bela)nın yapılacağını anlar.
Süleymaniye Vakfı Meali bellerinin kırılacağını sanırlar.
Şaban Piriş Meali Bellerini bükecek bir felakete uğrayacağını anlayacak.
Ümit Şimşek Meali Belini kıracak birşeye uğrayacağını bilir.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Kendisine, bel kıracak bir hesap yöneleceğini sezinler.
M. Pickthall (English) Thou wilt know that some great disaster is about to fall on them.
Yusuf Ali (English) In the thought that some back-breaking calamity was about to be inflicted on them;

İslam Vakti Mobil Uygulamaları