Hâkka Suresi 20. Ayet


Arapça

إِنِّي ظَنَنتُ أَنِّي مُلَاقٍ حِسَابِيهْ


Türkçe Okunuşu

İnnî zanentu enniy mülâkın hısâbiyeh.


Kelimeler

innî muhakkak ki ben
zanentu zannettim, inandığım için biliyordum
ennî muhakkak ki ben
mulâkin mülâki olunacak
hisâbiyeh hesabım

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali "Çünkü ben, gerçekten hesabıma kavuşacağıma (zaten inanmış ve) kesin kanaatle hazırlanmıştım."
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Zaten ben biliyordum ki kıyamet günü kavuşacağım hesabıma.
Abdullah Parlıyan Meali Ben zaten hesabımın bir gün önüme konulacağını bilip inanıyordum.”
Ahmet Tekin Meali “Ben kesinlikle hesabımla karşılaşacağımı, sorguya çekileceğimi anlamış ve hazırlanmıştım.”
Ahmet Varol Meali Çünkü ben hesabımla karşılaşacağımı sanmıştım (anlamıştım)."
Ali Bulaç Meali 'Çünkü ben, gerçekten hesabıma kavuşacağımı sanmış (anlamış)tım.'
Ali Fikri Yavuz Meali Çünkü ben, hesabıma kavuşacağımı sezmiştim.”
Bahaeddin Sağlam Meali Ben hesabımla karşılaşacağımı sanıyordum.” diyecek.
Bayraktar Bayraklı Meali 19,20. Kitabı sağ tarafından verilenler, “Alın kitabımı okuyun, doğrusu ben hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum” diyecek.
Cemal Külünkoğlu Meali 19,20. Sicili (amel defteri) sağ eline tutuşturulan, (iftiharla) haykıracak: “İşte defterim, okuyun! Çünkü ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum” diyecek.
Diyanet İşleri Meali (Eski) 19,20. Kitabı sağından verilen; "Alın, kitabımı okuyun, doğrusu bir hesaplaşma ile karşılaşacağımı umuyordum" der.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) “Çünkü ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum.”
Diyanet Vakfı Meali 19, 20. Kitabı sağ tarafından verilen: Alın, kitabımı okuyun; doğrusu ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum, der.
Edip Yüksel Meali "Hesabımla karşılaşacağıma inanıyordum."
Elmalılı Hamdi Yazır Meali "Çünkü ben hesabıma kavuşacağımı sezmiştim" der.
Elmalılı Meali (Orjinal) Çünkü ben sezmiştim ki ben kavuşacağım hisabıma
Hasan Basri Çantay Meali «Çünkü ben hakıykaten hisâbıma kavuşacağımı (kuvvetle) zannetmişdim».
Hayrat Neşriyat Meali 19,20. İşte kitâbı sağ eline verilen kimseye gelince, (sevinerek) der ki: “Alın, kitâbımı okuyun; doğrusu ben, hesâbımla karşılaşacak kimse olduğumu gerçekten sezmiştim(bilmiştim)!” der.
İlyas Yorulmaz Meali “Zaten ben yaptıklarımın hesabıyla karşılaşacağımı (dünyada iken) biliyordum” der.
Kadri Çelik Meali “Çünkü ben, gerçekten hesabıma kavuşacağımı biliyordum.”
Mahmut Kısa Meali “Ben zaten, böyle güzel bir hesapla karşılaşacağımı anlamıştım!”
Mehmet Türk Meali 19,2. (O gün) kitabı1 sağ eline verilen kişi: “Gelin, şu kitabımı bir okuyun. Doğrusu ben, bu hesaplaşma ile karsılaşacağıma (ta dünyadayken) kesinlikle inanıyordum.” der.2*
Muhammed Esed Meali Zaten [bir gün] hesabımın önüme konulacağını bilmiştim!” 13
Mustafa İslamoğlu Meali Kesinlikle ben, hesabımla yüzleşeceğime gönülden inanmıştım!”[5284]*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali «Şüphe yok, ben zannetmiştim ki, ben muhakkak hesabıma uğrayacağım.»
Suat Yıldırım Meali “Zaten ben hesabımla karşılaşacağımı biliyordum! ” der.
Süleyman Ateş Meali Ben hesabımla karşılaşacağımı sezmiştim zaten.
Süleymaniye Vakfı Meali Ben hesabımla yüzleşeceğimi biliyordum.”
Şaban Piriş Meali 19,20. -Kimin kitabı sağından verilirse,-Alın, kitabımı okuyun, ben zaten bu hesabıma ulaşacağımı tahmin etmiştim, der.
Ümit Şimşek Meali “Ben zaten hesaba çekileceğimi biliyordum.”
Yaşar Nuri Öztürk Meali "Kendi hesabıma kavuşacağımı sezmiştim zaten."
M. Pickthall (English) Surely I knew that I should have to meet my reckoning.
Yusuf Ali (English) "I did really understand(5653) that my Account would (One Day) reach me!"*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları