Tâhâ Suresi 101. Ayet


Arapça

خَالِدِينَ فِيهِ وَسَاء لَهُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ حِمْلًا


Türkçe Okunuşu

Hâlidîne fîhi, ve sâe lehum yevmel kıyâmeti hımlâ(hımlen).


Kelimeler

hâlidîne ebedî kalacak olanlar
fî-hi onun hakkında, onun içinde, onda
ve sâe ve kötü, fena
lehum onlarındır, onlar için vardır
yevme el kıyâmeti kıyâmet günü
hımlen yük olarak, yüklenilen şey

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali O (yükün altı) nda ebedi olarak kalıcıdırlar. Bu, kıyamet günü onlar için ne kötü bir yüktür (ne ağır bir günahtır).
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ebedi olarak kalacak azab içinde; bu, kıyamet günü, onlara ne de kötü bir yük.
Abdullah Parlıyan Meali Bu kimseler, günah yükünün altında yani azap içerisinde ebedi kalırlar. Kıyamet günü onlara ne kötü bir yüktür bu.
Ahmet Tekin Meali Onlar, o azap içinde ebedî kalırlar. Kıyamet günü, bu, onlar için ne ağır bir sorumluluk, ne kötü bir cezadır.
Ahmet Varol Meali Orada sürekli kalıcıdırlar. Bu, kıyamet günü onlar için ne kötü bir yüktür!
Ali Bulaç Meali O (yükün altı)nda ebedi olarak kalıcıdırlar. Bu, kıyamet günü onlar için ne kötü bir yüktür.
Ali Fikri Yavuz Meali Ebedi olarak o azabın altında kalacaklar. Kıyâmet gününde, bu ne fena bir yüktür!..
Bahaeddin Sağlam Meali O yükün içinde ebediyyen kalacaklardır. İşte onlar için, kıyamet günü ne kötü bir yük vardır.
Bayraktar Bayraklı Meali Sırtlarında uzun süreli kalan bu yük, kıyamet günü onlar için ne kötüdür!
Cemal Külünkoğlu Meali Onlar o yükün altında (azabı içinde) ebedi olarak kalacaklardır. Kıyamet günü bu yük, onlar için ne ağır bir yük olacak!
Diyanet İşleri Meali (Eski) Devamlı bu günahın azabında kalacaklar. Kıyamet günü onlar için ne kötüdür bu yük!
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Onlar o günahın cezası içinde ebediyen kalacaklardır. Sûra üfürüleceği gün[361], bu ağır yük onlar için ne kötü bir yüktür!*
Diyanet Vakfı Meali Bu kimseler, onda (o günah yükünün altında) ebedî kalırlar. Onlar için kıyamet gününde bu ne kötü bir yüktür!
Edip Yüksel Meali Orada ebedi kalırlar. Diriliş günü bu onlar için ne de kötü bir yüktür.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Devamlı o azabın altında kalacaklar. Kıyamet günü onlar için, bu ne fena bir yüktür!
Elmalılı Meali (Orjinal) Ebediyyen onun altında kalacaklar ki onlar içir Kıyamet günü o ne fena yüktür
Hasan Basri Çantay Meali O (günâh) ın (cezası) içinde ebedî kalıcıdırlar. Bu, kıyamet gününde onlar için ne kötü bir yükdür!
Hayrat Neşriyat Meali (Onlar) onda (o vebâlin altında) ebedî olarak kalıcıdırlar. Kıyâmet gününde, onlar için (bu) ne fenâ bir yüktür!
İlyas Yorulmaz Meali O kıyamet günü ebedidir. Onların kıyamet günü taşıdığı o yük, ne kadar kötü bir yük.
Kadri Çelik Meali O günah yükü altında temelli kalıcılardır. Bu, kıyamet günü onlar için pek de kötü bir yüktür.
Mahmut Kısa Meali Hem de, sonsuza dek orada kalmak üzere! Diriliş Günü taşıyacakları bu yük, ne fenâ bir yüktür!
Mehmet Türk Meali Onlar, o (yükün altı)nda sürekli kalacaklardır. Bu yük, kıyamet günü onlar için ne kötü bir yüktür!
Muhammed Esed Meali ebediyyen bu yük altında kalacaktır böyleleri; (bir bilseler,) onlar için Kıyamet Günü'nde ne kötü bir yük olacak bu!
Mustafa İslamoğlu Meali o sorumluluğun altından bir daha da asla kalkamayacaktır; üstelik o, Kıyamet Günü onlar için çok berbat bir yük olacaktır.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Orada ebedîyyen kalıcılardır ve onlar için Kıyamet gününde (O) ne fena bir yük olmuştur.
Suat Yıldırım Meali O yükün altında daimî olarak kalacaklardır. Kıyamet günü bu yük, onlar için ne ağır bir yük olacak!
Süleyman Ateş Meali Sürekli olarak o yükün altında kalacaklardır. Kıyamet gününde bu, onlar için ne kötü bir yüktür!
Süleymaniye Vakfı Meali Onlar hep o yükün altında kalacaklardır. (Mezardan) kalkış günü onların yükü ne kötüdür!
Şaban Piriş Meali O yükün altında kalır. Bu kıyamet günü onlar için ne kötü bir yüktür.
Ümit Şimşek Meali Onlar ebediyen o yükün altında kalırlar. Kıyamet gününde onlar için ne kötü bir yüktür o!
Yaşar Nuri Öztürk Meali Uzun süre o yükün altındadır; kıyamet gününde bu onlar için ne kötü yüktür!
M. Pickthall (English) Abiding under it an evil burden for them on the Day of Resurrection,
Yusuf Ali (English) They will abide in this (state): and grievous will the burden(2626) be to them on that Day,-*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları