Tâhâ Suresi 86. Ayet


Arapça

فَرَجَعَ مُوسَى إِلَى قَوْمِهِ غَضْبَانَ أَسِفًا قَالَ يَا قَوْمِ أَلَمْ يَعِدْكُمْ رَبُّكُمْ وَعْدًا حَسَنًا أَفَطَالَ عَلَيْكُمُ الْعَهْدُ أَمْ أَرَدتُّمْ أَن يَحِلَّ عَلَيْكُمْ غَضَبٌ مِّن رَّبِّكُمْ فَأَخْلَفْتُم مَّوْعِدِي


Türkçe Okunuşu

Fe recea mûsâ ilâ kavmihî gadbâne esifâ(esifen), kâle yâ kavmi e lem yaıdkum rabbukum va’den hasenâ(hasenen), e fe tâle aleykumul ahdu em eredtum en yahılle aleykum gadabun min rabbikum fe ahleftum mev’ıdî.


Kelimeler

fe o zaman, böylece
recea geri döndü
mûsâ Musa
ilâ kavmi-hi kavmine
gadbâne öfkeli, kızgın
esifen üzüntülü, mahzun
kâle dedi
yâ kavmi ey kavmim
e lem olmaz mı, olmadı mı
yaıd-kum size vaadetti
rabbu-kum Rabbiniz
va'den vaad
hasenen güzel
e fe tâle buna rağmen (süre) uzun mu
aleykum size, sizi
el ahdu ahd
em eredtum yoksa siz istediniz mi
en yahılle inmesi
aleykum size, sizi
gadabun bir gazab, öfke, cezalandırma
min rabbi-kum sizin Rabbinizden
fe o zaman, böylece
ahleftum yerine getirmediniz, döndünüz, ihtilâfa düştünüz
mev'ıdî bana verilen vaad, benim vaadim

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Bunun üzerine (Hz.) Musa oldukça kızgın ve üzgün olarak kavmine döndü ve dedi ki: “Ey kavmim, Rabbiniz size güzel bir va’adde bulunmadı mı? Size (verilen) söz (ya da süre) pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz (iman ve itaat) sözünüzden caydınız?”
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Musa, öfkeli bir halde hayıflanarak kavmine döndü de ey kavmim dedi, Rabbiniz size güzel bir farzda vaitte bulunmadı mı, çok mu uzun sürdü sizden ayrılışım, yoksa Rabbinizin gazabının vacip olmasını mı dilediniz size de bana verdiğiniz sözden caydınız?
Abdullah Parlıyan Meali Bunun üzerine Musa, öfke ve üzüntüyle, kavminin yanına döndü ve onlara: “Ey kavmim!” diye çıkıştı. “Rabbiniz size güzel bir söz vermemiş miydi? Peki bu sözün gerçekleşmesi, size çok mu uzak göründü? Yoksa Rabbinizden size, gazab erişmesini istedinizde mi, bana verdiğiniz sözde durmadınız?”
Ahmet Tekin Meali Mûsâ, hemen, öfkeli ve üzgün olarak kavmine döndü. “Ey kavmim, Rabbiniz size doğru, hak vaatte bulunmamış mıydı? Size bu süre uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize bir gazap inmesinin vacip hale gelmesini istediniz de mi, bana olan va'dinizden döndünüz?” dedi.
Ahmet Varol Meali Bunun üzerine Musa öfkeli ve tasalı olarak kavmine döndü. "Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmamış mıydı? Aradan geçen zaman size uzun mu geldi yoksa Rabbiniz katından üzerinize bir gazap inmesini mi istediniz ki bana olan sözünüzden döndünüz?" dedi.
Ali Bulaç Meali Bunun üzerine Musa, kavmine oldukça kızgın, üzgün olarak döndü. Dedi ki: 'Ey kavmim, Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Size (verilen) söz (ya da süre) pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?'
Ali Fikri Yavuz Meali Hemen Mûsa, öfkeli ve kederli olarak kavmine döndü. (Onlara şöyle) dedi: “- Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaad ile söz vermedi mi? Üzerinize zaman mı uzadı, yoksa Rabbinizden size gazab inmesini arzu ettiniz de mi, bana olan vaadinizden (Allah'a iman sözünüzden) caydınız.”
Bahaeddin Sağlam Meali Bunun üzerine Musa, kızgın ve üzüntülü olarak kavmine döndü: “Ey kavmim! Rabbiniz size güzel şeyler vaadetmedi mi? Araya uzun bir zaman mı girdi, yoksa Rabbinizden bir gazabın başınıza düşmesini mi istediniz. Ki bana verdiğiniz sözde durmadınız” dedi.
Bayraktar Bayraklı Meali Mûsâ, toplumuna kızgın ve üzgün olarak döndü. “Ey ulusum! Rabbiniz size güzel vaadde bulunmadı mı? Uzun bir zaman mı geçti, yoksa Rabbinizin öfkesine mi uğramak istediniz de, bana verdiğiniz sözden caydınız?” dedi.[318]*
Cemal Külünkoğlu Meali Bunun üzerine Musa kavminin yanına öfkeli ve üzgün olarak döndü. Onlara dedi ki: “Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Size (verilen) söz (ya da süre) pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz ki bana verdiğiniz sözden caydınız?”
Diyanet İşleri Meali (Eski) Musa, milletine kızgın ve üzgün olarak döndü. "Ey milletim! Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Uzun bir zaman mı geçti, yoksa Rabbinizin gazabına mı uğramak istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?" dedi.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Bunun üzerine Mûsâ, öfke dolu ve üzgün bir hâlde halkına döndü. “Ey kavmim! Rabbiniz, size güzel bir vaadde bulunmadı mı? (Ayrılışımdan sonra) çok zaman mı geçti, yoksa üzerinize Rabbinizden bir gazap inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz söze uymadınız (ve buzağıya taptınız)?” dedi.
Diyanet Vakfı Meali Bunun üzerine Musa, öfkeli ve üzüntülü olarak kavmine döndü. Ey kavmim! dedi, Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmamış mıydı? Şu halde size zaman mı çok uzun geldi, yoksa üstünüze Rabbinizin gazabının inmesini mi istediniz ki, bana olan vâdinizden döndünüz?
Edip Yüksel Meali Musa, kızgın ve hayal kırıklığına uğramış olarak halkına döndü ve, "Halkım, Rabbiniz size güzel bir söz vermemiş miydi? Bekleyemediniz mi? Yoksa, Rabbinizin gazabına uğramak için mi benimle yaptığınız sözleşmeyi bozdunuz," dedi.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Hemen Musa öfkeli ve üzgün olarak kavmine döndü (onlara şöyle) dedi: "Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaad ile söz vermedi mi? Size bu süre mi çok uzun geldi, yoksa Rabbinizden size bir gazab inmesini arzu ettiniz de mi, bana olan vaadinizden caydınız?"
Elmalılı Meali (Orjinal) Derhal Musâ kavmine gadabnâk esefnâk olarak döndü, ey kavmım dedi: rabbınız size güzel bir va'd va'detmedi mi? Zaman mı uzadı? Yoksa üzerinize rabbınızdan bir gadab inmesini arzu ettinizde mi bana olan va'dinize hulfettiniz
Hasan Basri Çantay Meali Derhal Musa öfkeli ve tasalı olarak kavmine döndü: «Ey kavmim, dedi, Rabbiniz size güzel bir va'd ile söz vermedi mi? Yoksa (ayrılışımın üzerinden) sizce çok zaman mı (geçib) uzadı? Yahud Rabbinizden size bir gazab vâcib olmasını mı istediniz de bana olan vadinizden caydınız»?
Hayrat Neşriyat Meali Bunun üzerine Mûsâ kızgın ve üzgün olarak kavmine geri döndü dedi ki: “Ey kavmim! Rabbiniz size (Tevrât'ı vermek için) güzel bir va'd ile va'dde bulunmamış mıydı? Yoksa (sizden ayrıldığım) müddet size uzun mu geldi? Yâhut Rabbinizden üzerinize bir gazabın vâcib olmasını mı istediniz ki (îmanda sebât edeceğinize dâir) bana verdiğiniz sözden döndünüz?”
İlyas Yorulmaz Meali Musa öfkeli, kızgın ve üzüntülü bir şekilde kavmine döndü ve dedi ki “Rabbiniz size en güzel vaatlerde bulunmadı mı? Yapılan ahitleşme üzerinden çok uzun bir zaman mı geçti? Yoksa Rabbinizden bir öfkenin üzerinize gelmesini istiyorsunuz da, bu sebeple benimle yaptığınız antlaşmaya muhalefet ettiniz.”
Kadri Çelik Meali Bunun üzerine Musa, kavmine oldukça kızgın, üzgün olarak döndü. Dedi ki: “Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaatte bulunmadı mı? Size (verilen) süre pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?”
Mahmut Kısa Meali Bunun üzerine Mûsâ, son derece öfkeli ve üzgün bir hâlde halkına döndü ve “Ey halkım!” dedi, “Rabb’iniz, tevhid inancından sapmadığınız sürece, size her türlü nîmetlerini bahşedeceğine dâir güzel bir vaatte bulunmamış mıydı? Bu sözün gerçekleşme ihtimali size çok mu uzak geldi, yoksa Rabb’inizin gazâbına mı uğramak istediniz ki, bana verdiğiniz sözden böyle dönüverdiniz?”
Mehmet Türk Meali Bunun üzerine Mûsa, öfkeli ve üzüntülü olarak toplumuna döndü. (Onlara): “Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaatte bulunmadı mı? (Yoksa) size (verilen) süre pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden size bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?” dedi.
Muhammed Esed Meali Bunun üzerine Musa öfke ve üzüntüyle dolu olarak kavminin yanına döndü [Ve onlara:] “Ey kavmim!” diye çıkıştı, “Rabbiniz size güzel bir söz vermemiş miydi? Peki, bu söz[ün gerçekleşmesi] size çok mu uzak göründü? 71 Yoksa, Rabbinizin gazabına uğramanıza mı karar verildi 72 ki bana verdiğiniz sözden böyle döndünüz?”
Mustafa İslamoğlu Meali Bunun üzerine Musa hüzünle karışık bir kızgınlıkla toplumuna döndü; “Ey kavmim!” dedi, “Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmamış mıydı? Yoksa (bu sözün) vâdesi size çok uzun (ve bedeli çok ağır) mı geldi?[2610] Veya, Rabbinizin gazabını üzerinize çekmeye can mı atıyorsunuz? İşte, sonuçta bana verdiğiniz sözden dönmüş oldunuz!”*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Artık Mûsa, kavminin yanına gazaplı bir halde mahzun olarak avdet etti. Dedi ki: «Ey kavmim! Size Rabbiniz güzel bir vaad ile vaadetmiş değil mi idi? Yoksa üzerinize zaman mı uzadı? Yoksa Rabbinizden üzerinize bir gazap hulûlunu mu arzu ettiniz ki, bana olan vaadinize muhalefette bulundunuz?»
Suat Yıldırım Meali Mûsâ derhal son derece kızgın ve üzgün olarak halkına döndü: “Ey milletim! dedi, Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Verilen sözün üzerinden çok uzun süre mi geçti, yoksa Rabbinizin gazabının tepenize inmesini mi istiyorsunuz ki bana olan vâdinizden caydınız? ”
Süleyman Ateş Meali Bunun üzerine Musa, çok kızgın ve üzüntülü bir halde kavmine döndü: "Ey Kavmim, dedi, Rabbiniz size güzel bir va'idde bulunmamış mıydı? Süre mi size uzun geldi (zamanla verdiğiniz sözü unuttunuz mu)? Yoksa Rabbinizden bir gazabın üstünüze inmesini mi istediniz ki, bana verdiğiniz sözden caydınız (beni izlemediniz)?"
Süleymaniye Vakfı Meali Musa hemen halkına döndü. Öfkeli ve üzüntülüydü. Dedi ki “Ey halkım! Rabbiniz size güzel bir söz vermedi mi? O sözün üzerinden çok mu zaman geçti? Yoksa Rabbinizin gazabını (öfkesini) hak etmek mi istediniz de bana verdiğiniz sözden de caydınız?”
Şaban Piriş Meali -Musa kavmine kızgın ve üzgün olarak döndü.-Ey Kavmim, dedi, Rabbimiz size güzel bir vaatte bulunmadı mı? Aradan çok uzun bir zaman mı geçti yoksa; Rabbinizin gazabına uğramayı istediniz de bana verdiğiniz sözden döndünüz?
Ümit Şimşek Meali Musa kızgın ve üzgün şekilde kavmine döndü. “Ey kavmim,” dedi. “Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmamış mıydı? Bu ahdin üzerinden çok mu zaman geçti, yahut Rabbinizin gazabına müstehak olmak mı istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?”
Yaşar Nuri Öztürk Meali Bunun üzerine Mûsa, öfkeli ve ümidi kırık bir halde kavmine döndü. Dedi: "Ey toplumum! Rabbiniz size güzel bir vaatte bulunmadı mı? Süre mi size uzun geldi yoksa Rabbinizden üzerinize bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz söze ters davrandınız?"
M. Pickthall (English) Then Moses went back unto his folk, angry and sad He said: O my people! Hath not your Lord promised you a fair promise? Did the time appointed then appear too long for you, or did ye wish that wrath from your Lord should come upon you, that ye broke tryst with me?
Yusuf Ali (English) So Moses returned to his people in a state of indignation and sorrow. He said: "O my people! did not your Lord make a handsome(2606) promise to you? Did then the promise seem to you long (in coming)? Or did ye desire that Wrath should descend from your Lord on you, and so ye broke your promise to me?"*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları