Şuarâ Suresi 111. Ayet


Arapça

قَالُوا أَنُؤْمِنُ لَكَ وَاتَّبَعَكَ الْأَرْذَلُونَ


Türkçe Okunuşu

Kâlû e nu’minu leke vettebeakel erzelûn(erzelûne).


Kelimeler

kâlû dediler
e
nu'minu inanırız
leke seni
ve ittebea-ke ve sana tâbî oldular
el erzelûne en basit insanlar, rezil insanlar

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Bunun üzerine (inkârcı ve inatçı kavmi Hz. Nuh’a) dediler ki: “(Etrafında sadece) Rezil olanlar (bayağı ve aşağı tabakadan insanlar toplanıp) tâbi olmuşken, biz sana iman eder (ve onların seviyesine düşer) miyiz?”
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Dediler ki: Sana, aşağılık kişiler uymuş, biz de mi inanalım sana?
Abdullah Parlıyan Meali “Toplumun en aşağı tabakasından, insanların senin ardına düştüğünü göre göre, tutup sana mı inanacağız?” dediler.
Ahmet Tekin Meali “Ayak takımı, reziller senin peşinden giderken biz sana inanıp, güvenebilir miyiz?” dediler.*
Ahmet Varol Meali Dediler ki: "Sana aşağılık insanlar uymuşken biz sana iman eder miyiz?"
Ali Bulaç Meali Dediler ki: 'Sana, sıradan aşağılık insanlar uymuşken inanır mıyız?'
Ali Fikri Yavuz Meali Onlar dediler ki: “- Arkana hep düşük kimseler takılmışken, biz sana iman eder miyiz?”
Bahaeddin Sağlam Meali Onlar: “Bütün düşükler sana uymuşken, biz nasıl sana inanalım?” dediler.
Bayraktar Bayraklı Meali Kavmi, Nûh'a şöyle dedi: “Sana, düşük seviyeli kimseler tâbi olup dururken, biz sana iman eder miyiz hiç!”
Cemal Külünkoğlu Meali Dediler ki: “Sana hep sıradan kimseler uymuş iken, biz sana inanır mıyız hiç?”
Diyanet İşleri Meali (Eski) "Sana mı inanacağız? Sana en rezil kimseler uymaktadır" dediler.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Dediler ki: “Sana hep aşağılık kimseler uymuş iken, biz hiç sana inanır mıyız?”
Diyanet Vakfı Meali Onlar şöyle cevap verdiler: Sana düşük seviyeli kimseler tâbi olup dururken, biz sana iman eder miyiz hiç!
Edip Yüksel Meali Dediler ki, "Seni izleyenler bayağı ve kötü kimseler iken, nasıl olur da sana inanırız?"
Elmalılı Hamdi Yazır Meali "Â, dediler, senin ardına hep düşük kimseler düşmüşken, biz sana hiç inanır mıyız?"
Elmalılı Meali (Orjinal) A, dediler: hiç biz sana inanır mıyız? Senin ardına hep o ezrail düşmüş?
Hasan Basri Çantay Meali Dediler ki: «Arkana hep bayağı kimseler düşmüşken biz sana îman eder miyiz»?
Hayrat Neşriyat Meali (Onlar:) “Sana en düşük kimseler (fakirler) tâbi' olmuşken, (biz) sana îmân eder miyiz?” dediler.
İlyas Yorulmaz Meali Onlar da “Toplumun en aşağılık (rezil) insanları sana tabi olmuşken, biz sana mı inanacağız” dediler.
Kadri Çelik Meali Dediler ki: “Sana, sıradan aşağılık insanlar uymuşken inanır mıyız?”
Mahmut Kısa Meali Buna karşılık onlar, “Ey Nûh!” dediler, “İçimizdeki enyoksul, gariban ve aşağılık kimseler sana uymuşken, sana iman etmemizi nasıl beklersin bizden? Eğer bu din güzel bir şey olsaydı, herkesten önce bizim gibi akıllı, zengin ve yetenekli insanların ona inanması gerekmez miydi? Fakat görüyoruz ki, hep fakir ve zayıf insanlar senin peşine takılmış. Önce onları yanından kov, belki o zaman sana inanırız.”
Mehmet Türk Meali Onlar da: “Sana aşağılık kimseler uyup dururken, biz hiç sana îman eder miyiz?” dediler.
Muhammed Esed Meali “[Toplumun] en aşağı tabakasından insanların senin ardına düştüğünü göre göre tutup sana mı inanacağız?” 49 dediler.
Mustafa İslamoğlu Meali Dediler ki: “Ne yani, toplumun en düşüklerinin sana tâbi olduğunu bile bile sana inanalım mı?”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Dediler: «Sana imân eder miyiz? Halbuki, sana en bayağı kimseler tebaiyyet edivermişlerdir.»
Suat Yıldırım Meali “A! ” dediler, “Seni izleyenlerin, toplumun en aşağı tabakasından olduklarını göre göre sana inanmamızı nasıl beklersin? ” [6, 52-53; 80, 5-12]
Süleyman Ateş Meali Dediler ki: "Sana bayağı kimseler uymuşken biz sana inanır mıyız?"
Süleymaniye Vakfı Meali “Şu aşağılık kimseler peşindeyken sana inanmamızı mı bekliyorsun?” dediler.
Şaban Piriş Meali -Sana ayak takımı tabi olmuşken, biz sana inanır mıyız? dediler.
Ümit Şimşek Meali Onlar, “Sana uyanlar hep ayak takımı; biz sana inanır mıyız?” dediler.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Dediler: "Biz sana inanır mıyız? Seni, o bayağı zavallılar izliyor."
M. Pickthall (English) They said: Shall we put faith in thee, when the lowest (of the people) follow thee?
Yusuf Ali (English) They said: "Shall we believe in thee when it is the meanest that follow thee?"(3189)*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları