Şuarâ Suresi 97. Ayet


Arapça

تَاللَّهِ إِن كُنَّا لَفِي ضَلَالٍ مُّبِينٍ


Türkçe Okunuşu

Tallâhi in kunnâ le fî dalâlin mubîn(mubînin).


Kelimeler

tallâhi Allah
in kunnâ eğer olursak
le mutlaka, elbette, muhakkak
içinde, vardır
dalâlin dalâlet, yanılgı
mubînin apaçık

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali “Andolsun Allah'a, biz gerçekten apaçık bir sapkınlık içinde bulunduk,”
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Allah hakkı için gerçekten de biz, apaçık bir sapıklık içindeydik.
Abdullah Parlıyan Meali Allah şahittir ki, biz apaçık bir sapıklık içindeydik.
Ahmet Tekin Meali “Vallahi biz, tamamen başımıza buyruk bir hayat, koyu bir cehalet, dalâlet ve bozuk düzen içindeymişiz.”
Ahmet Varol Meali "Allah'a andolsun, biz apaçık bir sapıklık içindeymişiz.
Ali Bulaç Meali 'Andolsun Allah'a, biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz,'
Ali Fikri Yavuz Meali “-Vallahi, doğrusu biz, açık bir sapıklık içinde idik.
Bahaeddin Sağlam Meali “Şüphesiz biz, apaçık bir sapıklık içindeymişiz.”
Bayraktar Bayraklı Meali 96,97,98,99,100,101,102. Cehennemde putlarıyla çekişerek şöyle derler: “Vallahi, biz apaçık bir sapıklıkta idik; çünkü biz sizi âlemlerin Rabbine eşit tutmuştuk; biz apaçık bir sapıklık içindeymişiz. Şimdi ne şefaatçimiz ne de bir dostumuz vardır. Keşke geriye dönüşümüz olsa da inananlardan olsak.”
Cemal Külünkoğlu Meali 96,97. Orada onlar taptıklarıyla çekişerek şöyle derler: “Allah'a Andolsun ki biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz.
Diyanet İşleri Meali (Eski) 96,97,98,99,100,101,102. Orada putlarıyla çekişerek: "Vallahi biz apaçık bir sapıklıkta idik; çünkü biz sizi Alemlerin Rabbine eşit tutmuştuk; bizi saptıranlar ancak suçlulardır; şimdi şefaatçimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keşke geriye bir dönüşümüz olsa da inananlardan olsak" derler.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) “Allah’a andolsun! Biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz.”
Diyanet Vakfı Meali Vallahi, biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz.
Edip Yüksel Meali "ALLAH'a andolsun, biz gerçekten çok açık bir sapıklık içinde imişiz."
Elmalılı Hamdi Yazır Meali "Vallahi biz, gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz."
Elmalılı Meali (Orjinal) Tallahi biz doğrusu açık bir dalâl içinde imişiz
Hasan Basri Çantay Meali «Allaha andolsun, hakıykat biz apaçık bir sapıklık içinde idik».
Hayrat Neşriyat Meali 96,97. Onlar orada (putlarıyla) çekişerek derler ki: “Allah'a yemîn olsun ki, (biz)elbette apaçık bir dalâlet içinde imişiz.”
İlyas Yorulmaz Meali “Allah'a yemin olsun ki biz açıkça bir sapkınlık içerisinde idik.”
Kadri Çelik Meali “Andolsun Allah'a, biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz”
Mahmut Kısa Meali “Allah şâhittir ki, biz gerçekten de apaçık bir sapıklık içindeydik.
Mehmet Türk Meali “Vallahi gerçekten de biz, apaçık bir sapkınlık içerisindeydik.”
Muhammed Esed Meali “Allah şahittir ki, biz apaçık bir sapıklık içindeydik,
Mustafa İslamoğlu Meali “Hayret vallahi![3227] Her ne kadar, apaçık bir sapıklığın ortasına düşen biz isek de,*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali «Allah'a kasem olsun, biz apaçık bir sapıklık içinde imişiz.»
Suat Yıldırım Meali 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102. Orada putlarıyla çekişirken şöyle derler “Vallahi de, tallahi de biz besbelli bir sapıklık içinde imişiz! ”“Çünkü biz sizi Rabbülâlemin ile bir tutuyorduk. Ama bizi saptıranlar da, o mücrimler oldu. “Şimdi artık ne şefaatçimiz var bizim, ne candan bir dostumuz! ” “Ah! Ne olurdu, imkân olsa da dünyaya bir dönsek ve müminlerden olsaydık! ” [36, 56; 40, 47; 7, 53; 38, 64]*
Süleyman Ateş Meali Vallahi biz apaçık bir sapıklık içinde imişiz!
Süleymaniye Vakfı Meali “Vallahi biz apaçık bir sapkınlık içindeydik.
Şaban Piriş Meali -Vallahi biz, açıkça sapıklıktaydık.
Ümit Şimşek Meali “Allah'a yemin olsun, apaçık bir sapıklık içindeymişiz.
Yaşar Nuri Öztürk Meali "Vallahi, biz açık bir sapıklığın ta içindeymişiz."
M. Pickthall (English) By Allah, of a truth we were in error manifest
Yusuf Ali (English) "´By Allah, we were truly in an error manifest,(3183)*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları