Şuarâ Suresi 205. Ayet


Arapça

أَفَرَأَيْتَ إِن مَّتَّعْنَاهُمْ سِنِينَ


Türkçe Okunuşu

E fe raeyte in metta’nâhum sinîn(sinîne).


Kelimeler

e
fe o zaman, böylece
raeyte sen gördün
in eğer
metta'nâ-hum onları metalandırdık, yararlandırdık
sinîne seneler

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Görüyorsun ya (nasıl da cahillik ediyorlar) . Halbuki Biz onları (çok uzun) yıllarca yaşatsak ve nimetlerden yararlandırsak,
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Diyelim ki yıllarca onları yaşattık, geçindirdik de.
Abdullah Parlıyan Meali Şimdi düşün ey Muhammed! Biz onları yıllarca yaşatsak,
Ahmet Tekin Meali Ne dersin? Onları, senelerce nimetlere boğsak zevk-u safa ettirsek, faydasız.
Ahmet Varol Meali Ne dersin, onları yıllarca (dünyalıklardan) yararlandırsak,
Ali Bulaç Meali Gördün mü; onları yıllarca yararlandırsak,
Ali Fikri Yavuz Meali Gördün ya, artık onları senelerce zevklendirsek,
Bahaeddin Sağlam Meali Görmedin mi? Onları yıllarca yaşatsak da,
Bayraktar Bayraklı Meali Hiç düşündün mü; onları yıllarca dünya nimetleri içerisinde yaşatsak,
Cemal Külünkoğlu Meali 205,206. Ne dersin? Biz onları yıllarca yaşatsak da, sonra tehdit edildikleri o azap başlarına gelse,
Diyanet İşleri Meali (Eski) 205,206,207. Söylesene, Biz onlara yıllar yılı nimetler vermiş olsak, sonra da tehdit edildikleri şey başlarına gelse, kendilerine verilmiş olan nimetler onlara bir fayda sağlar mı?
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Ey Muhammed! Ne dersin; biz onları yıllarca (dünya nimetlerinden) yararlandırsak,
Diyanet Vakfı Meali 205, 206. Ne dersin! Eğer biz onları yıllarca yaşatıp nimetlerden faydalandırsak, sonra tehdit edilmekte oldukları (azap) başlarına gelse!
Edip Yüksel Meali Gördüğün gibi, biz onları yıllarca yaşatsak
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Gördün ya artık onlara senelerce zevk ettirsek,
Elmalılı Meali (Orjinal) Gördün a artık onlara senelerce zevk ettirsek
Hasan Basri Çantay Meali 205,206,207. Şimdi sen bana haber ver: Biz onları senelerce yaşatıb fâidelendirsek de sonra kendilerine tehdîd olunageldikleri (azâb gelib) çatıverse o yaşayıb fâidelenmiş oldukları (yıllar) kendilerini kurtarabilir mi?
Hayrat Neşriyat Meali 205,206. Söyleyin bakalım! Eğer onları senelerce (yaşatıp) ni'metlendirsek, sonra da o tehdîd edilmekte oldukları (azab) başlarına gelse (ne yapacaklar?)
İlyas Yorulmaz Meali Bakmaz mısın? Yıllar boyu onların yaşam ihtiyaçlarını biz sağladık.
Kadri Çelik Meali Baksana, biz onları yıllarca da yararlandırsak.
Mahmut Kısa Meali Ey hak yolunun yolcusu! Bir düşünsene; Biz o zâlimleri yıllarcalüks ve refah içinde yaşatsak,
Mehmet Türk Meali 205,206. Diyelim ki Biz, onları yıllarca yaşatsak, sonra da tehdit edilmekte oldukları (azap) başlarına gelse!
Muhammed Esed Meali İmdi, düşün, [ey Muhammed]: onlara [dünya hayatının] tadını çıkarmaları için yıllarca fırsat vermişsek,
Mustafa İslamoğlu Meali Düşünsene bir: onlara yıllarca safa sürmeleri için fırsat versek;
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Gördün mü onları senelerce faidelendirmiş olsak?
Suat Yıldırım Meali 205, 206, 207. Ne dersin: Onları yıllarca yaşatsak da, sonra tehdit edildikleri o azap başlarına gelse, onca seneler yaşayıp zevklenmeleri kendilerini kurtarabilir mi? [2, 96; 92, 11]
Süleyman Ateş Meali Baksana, biz onları yıllarca yaşatsak,
Süleymaniye Vakfı Meali Hiç düşündün mü, onlara yıllarca nimet versek,
Şaban Piriş Meali Gördün mü onları senelerce nimetlendirsek,
Ümit Şimşek Meali Ne dersin: Biz onları yıllarca nimetlerimizden nasiplendirsek,
Yaşar Nuri Öztürk Meali Görmedin mi ki, biz onları yıllarca nimetlendirsek de,
M. Pickthall (English) Hast thou then seen, We content them for (long) years,
Yusuf Ali (English) Seest thou? If We do let them enjoy (this life) for a few years,

İslam Vakti Mobil Uygulamaları